Ukrayna krizi nereye

ABD ve Rusya, birbirlerine isteklerini kabul ettirmek için diplomatik, askerî ve psikolojik manevralarına devam etmektedir. Müzakereler sonuç vermemiştir. Görüşmeler, çatışma çıksa dahi, savaş diplomasisinin bir aracı olarak da devam edecektir. ABD, yeni stratejisinin bir parçası olan, Rusya'yı kuşatarak sıkıştırmak ve dolayısıyla stratejisinin önünde oluşan Rusya-Çin iş birliğini bozarak, NATO'nun genişlemesinin önünü açmak istemektedir. Rusya da bu kuşatmayı kırarak NATO'yu kendisinden uzak tutmayı ve eski etki alanındaki bölgelerde yeniden söz sahibi olmayı hedeflemektedir. Durum üstünlüğü Rusya'da Ukrayna'nın, Batı'yla yakınlaşması ve desteklenmesi, NATO'nun genişleme planında öncelik alması, onu hem Rusya, hem de ABD açısından ön plana çıkarmıştır. Ukrayna'nın NATO üyesi olmaması, ittifak tarafından fiilen savunulmasının önünde bir engeldir. NATO üyelerinin önemli bir kısmı ve başat rol oynayan AB üyeleri de böyle bir savunma desteğini arzu etmemektedir. İstekli ülkeler, Ukrayna'ya bu desteğini, ancak aralarında bir koalisyon oluşturarak yapabilirler. Buna da niyetli olmadıkları, desteklerini fiili güç yerine, silah, malzeme, teçhizat, eğitim, siber alanlar, ekonomik yaptırımlar vs. şeklinde vermeyi tercih ettikleri görülmektedir. Rusya ise, konuyu bir güvenlik meselesi olarak görmektedir. Batı'nın hamlelerine karşı kendi inisiyatifiyle tedbir alma kapasitesi vardır. Ancak taleplerinin yerine getirilmesi halinde, aldığı önlemleri geri çekebileceğini söylemektedir. Taraflardan birinin geri adım atması, kendileri açısından siyasi bir güçprestij kaybı olarak nitelendirildiğinden ve şimdilik bir orta yol da bulunamadığından, gerginliğin sona ermeyeceği, müdahale ihtimalinin de yüksek olduğu değerlendirilmektedir. Rusya'nın; daha önce Gürcistan'da Abhasya ve Güney Osetya'yı işgal, Kırım'ı ilhak örnekleri ve Ukrayna sınırındaki 130.000 kişilik yığınağı dikkate alındığında, Rus ayrılıkçı güçlerinin Dombas bölgesinde kontrolü elinde tutuğu göz önünde bulundurulduğunda ve karar almadaki inisiyatifi de hesaba katıldığında, durum üstünlüğünün Rusya'da olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Rusya taleplerinde ısrarlı Rusya; Ukrayna, Gürcistan ve Moldova'nın NATO üyeliğine kabul edilmemesini, NATO güçlerinin sınırlarından uzaklaşmasını, füzelerinin Doğu ve Güney Avrupa'da konuşlandırılmamasını, Minsk Mutabakatı kapsamındaki 13 maddelik Minsk-2 anlaşma hükümlerinin yerine getirilmesini talep etmektedir. Kriz "Rusya'nın kırmızı çizgisi Ukrayna" üzerindedir. Gerilimin, ancak Ukrayna'nın NATO üyeliğini söz konusu etmeyeceğini beyan ve taahhüt etmesi, Minsk-2 anlaşma hükümlerini yerine getirmeyi de kabullenmesi ve uygulamaya başlamasıyla geçici olarak azalabileceği kıymetlendirilmektedir. Rusya'nın