Suriye'yle diyalog ve çözüm arayışları

Türkiye, ilişkilerimizin bozulduğu diğer ülkelerle olduğu gibi, Suriye yönetimiyle de diyalog kurmaya yönelik arayışlar içindedir. Diyalog için önce medya yoluyla çağrılarda bulunulmuştur. Ancak Suriye'nin, Türkiye'nin yakın bir zamana kadar rejim hakkındaki tutumu, işgal ettiği topraklar ve ÖSO'ya olumsuz tavrından dolayı güven verici olmadığı düşüncesiyle görüşmelere soğuk baktığı görülmüştür. Bu sefer Türkiye, bir dizi görüşmeler zincirinin başlatılabilmesi için Türkiye, Rusya ve Suriye'nin üçlü bir adım atması konusunda Rusya'ya bir teklifte bulunmuştur. Buna göre, zaten bir süredir görüşen istihbarat örgütlerinin bir araya gelmesi, takiben savunma ve dışişleri bakanlarının buluşması, daha sonra da liderlerin bir araya gelerek diyaloğun ilerletilmesi önerilmiş, buna Rusya liderinin de olumlu baktığı açıklanmıştır. Görüşme ve çözüme yönelik gelişmeler Türkiye'nin Cenevre süreci kapsamında, Suriye için yeni bir anayasa hazırlanması, rejimin tasfiyesi, yeni bir seçim yapılması, iç savaştaki suçluların yargılanması gibi bir seri uygulamaları içeren ve gittikçe uzayan çalışmalardan sonuç alınamayacağını değerlendirdiği anlaşılmaktadır. Ayrıca bu sürecin, Suriye'nin toprak bütünlüğünü sağlayabilmesi de şüphelidir. Nitekim ABD, PKKYPGSDG'yle bölgede bir garnizon devlet kurma peşindedir. Türkiye'nin güvenliğine tehdit olan bu yapının terörist saldırılarına karşı, meşru müdafaa gereği yaptığı ve yapacağı operasyonlardan onları korumaya çalışması da bunun teyididir. Karmaşık bir hâl alan Suriye'deki durumun sağlıklı bir çözüme kavuşması, çözümün de bölge istikrarı ve güvenliğini sağlaması esastır. Bunun için bütün terör odaklarının etkisizleştirilmesine, Suriye'nin siyasi birlik içinde toprak bütünlüğünün sağlanarak ülkede tam kontrol sağlanmasına ihtiyaç bulunmaktadır. Öncelikle Rusya ve ABD'nin, Türkiye'nin ve bölgenin güvenliği için verdiği sözleri yerine getirmeleri sürekli hatırlatılmalıdır. Türkiye'nin Rusya'ya yaptığı teklifte Soçi mutabakatına atıfta bulunması da önem arz etmektedir. Suriye yönetiminin yaklaşımı Türkiye'nin bir süredir medya aracılığıyla Suriye'ye yaptığı diyalog çağrılarına karşılık vermeme sebeplerinin başında; -Suriye'deki iç karışıklıkların tırmanması sonucunda Türkiye'nin başlangıçta koalisyonla birlikte, müteakiben münferit olarak rejimin tasfiyesine yönelik girişimlerde bulunması, bu kapsamda muhalif hareketleri desteklemesi ve ÖSO'yu örgütlemesi, -Rejimin iktidarını korumak için kendi halkına yaptığı zulümlere istinaden liderlerini diktatör ve katil olarak nitelendirmesi, -Türkiye'nin, Suriye'nin kuzeyinde PKKPYDSDG'nin ABD destekli terör devleti kurmasını engelleyen operasyonlarla kontrol altına aldığı sahalardan çıkmayacağı endişesinin yattığı anlaşılmış ve bunu resmi olmasa da, dillendirdiği görülmüştür. Ancak alınan bilgilere