İsveç ve Finlandiya'nın üyeliği şimdilik zor

Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği başvurusuna, Türkiye'nin güvenliği aleyhinde aldıkları pozisyon itibariyle "olur" vermeyeceğini net bir şekilde ortaya koymuştur. Esasen NATO'nun genişleme sürecinin doyum noktasına geldiği, bundan sonraki genişlemenin Avrupa güvenliğini ters yönde etkileyeceği, Rusya-Ukrayna sorununda görülmüştür. Ancak NATO'nun açık kapı politikası devam etmektedir. Türkiye de buna prensipte karşı değildir. Fakat NATO'ya ortak olacak bir ülkenin, ittifak içindeki bir ülkeye karşı düşmanca davranmasını görmezden gelmek de eşyanın tabiatına aykırıdır. Bu nedenle Türkiye, bu iki ülkeden terörle arasına mesafe koymasını, terörü desteklemeyi ve himaye etmeyi sonlandırmasını, bu kapsamda yasal düzenlemeler yapmasını, terörle bağlantılı olanların sınır dışı edilmesini, suçluların iadesini, istihbarat paylaşımı ve savunma sanayii kısıtlamalarının kaldırılmasını talep etmiştir. Müzakerelerden sonuç alınamadı Türkiye'nin talepleri için yapılan müzakere ve görüşmelerden bugüne kadar sonuç alınamamıştır. NATO Genel Sekreteri'nin de, Türkiye'nin endişelerinde haklı olduğu ve taleplerinin görüşüleceğini ifade etmesine rağmen, ilgili ülkelerin buna yanaşmadığı görülmektedir. Aslında Türkiye'nin, terörle aralarına mesafe koyma, gösteripropaganda yapılmasını engelleme talebini, bu ülkelerin mevcut yasalarla yerine getirmeleri mümkündür. Ancak, kendilerinde siyasi tolerans kültürü ve ifade özgürlüğü olduğunu beyan ederek buna yanaşmamaktadırlar. Üyeliklerine onay verilmediği bu safhada dahi tavırlarını değiştirmemeleri, inadına gösterilere müsamaha etmeleri, taleplerin karşılanması hususunda ümit vermemekte, farklı bir gelişme olmadığı takdirde sonuç alınması da beklenmemektedir. Başka beklentileri mi var İsveç'in tutumunun iç politika nedeniyle değişmeyeceği anlaşılmaktadır. Finlandiya'nın durumu, İsveç kadar vahim olmasa da, onun da Türkiye'nin taleplerini yerine getirmede istekli olmadığı görülmektedir. Sanki her iki ülke de, Türkiye'ye karşı geri adım atmamakta anlaşmış gibi görünmektedir. Bu ülkelerin, teröre desteklerini devam ettirmesi, Türkiye'ye karşı olan olumsuz tavırlarını sürdürmesi ve Türkiye'nin güvenlik endişelerini umursamaması, bugüne kadar bulundukları coğrafya itibariyle rahat olmalarından kaynaklanmıştır. Şimdi ise Rusya tehlikesine karşı kendilerini NATO güvencesine almak istemektedirler. Kendileri güvende olsun, Türkiye'nin güvenlik kaygıları dikkate alınmasın. Bunun adı egoistliktir. Bu nedenle ne zaman durumlarını düzeltirlerse, ancak o zaman kapımızı çalıp "onay" istemelerini beklemekten daha tabii ne olabilir Hâl böyleyken Finlandiya Başbakanının, Türkiye'nin her iki ülkeyi de elinde rehin tuttuğunu, Türkiye'nin takındığı tutumun talihsizlik ve güvenlik