Hamburger mönüsü

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, geçen aylarda ABD, ardından da İngiltere'ye gitmiş, bir dizi görüşmede bulunmuştu.Kılıçdaroğlu'nun niçin bu iki ülkeye gittiği sorusu da doğal olarak iktidar medyası tarafından irdelendi. Çünkü bir bölümü medyaya kapalı olan görüşmelerde bilim insanları ile bir araya gelindiği, teknoloji ve ekonomi alanında görüş alışverişi yapıldığı yolundaki resmi açıklamalar AKP-MHP için yeterli değildi. Özellikle de Kılıçdaroğlu'nun otomobil yolculuğu sonrası Manhattan'daki TURKON binası önünde çektiği video, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından eleştiriliceketi ilerleyen zamanda. CHP liderinin Boston-Washington-New York arasındaki sekiz saatlik gidiş-geliş yolculuğunda yediği hamburger de siyasete malzeme oldu o günlerde. ABD seyahatinin hemen ardından yapılan İngiltere yolculuğunda Kılıçdaroğlu yine bir dizi görüşme yapacak, ardından da "yandaş" müteahhitlerden birinin Chelsea'deki evinin önünde bir video daha çekecekti. Londra'daki mönüde de hamburger olduğunu, Kılıçdaroğlu'nun CHP Gençlik kolları Genel Başkanı Gençosman Killik'le yediği hamburgerin fotoğrafını paylaştığını da anımsatalım. Elbette AKP-MHP kanadı bu hamburger meselesini iyice diline dolayıp "Londra'ya da hamburger yemeye gitti, Almanya'ya gittiğinde bari döner ye" dedi...İşte ABD ve Londra'da yenen hamburgerlerin ayrıntılı listesi geçen cumartesi İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde ortaya çıktı. Kılıçdaroğlu, 70 kişilik bir akademisyen kadrosunu belirlemişti iki ülkeye yaptığı ziyaretlerde hamburger yerken! Başta dünyanın en iyi 10 ekonomistinden biri olan Prof. Dr. Daron Acemoğlu olmak üzere akademisyenler Rafet Gürkaynak, Hakan Kara, Ufuk Akçiğit ve onların ekibiyle Türkiye'nin sorunları ortaya konulmuş, çözüm önerileri masaya yatırılmış ve seçimin kazanılması halinde yapılacaklar sıralanmıştı. ABD'li başdanışman Jeremy Rifkin de resmen tanıtılıyordu.SADECE 28 DAKİKA!İşte cumartesi günü, hamburger öyküsünden siyaset üstü bilim insanlarının adı, sanı, uzmanlık alanları, projeleri çıktı. 10 bini aşkın davetli bu isimlerle tanıştı. Tam dört saat boyunca ara vermeksizin "yeni kadro" bazen sahnede bazen de telekonferans aracılığıyla kamuoyuna seslendi. İşin ilginç yanı bu dört saatin sadece 28 dakikasının CHP liderine ayrılmış olmasıydı. Oysa Türkiye, bu tip organizasyonlara alışık değil. Örneğin aynı gün Şanlıurfa'dan halka seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan tam 2.5 saat bir şeyler anlattı kendi taraftarlarına. Kılıçdaroğlu ise dinlemeyidinletmeyi tercih etti.Sözün özü, sıra dışı bir etkinlik yaptı CHP. "İkinci Yüzyıla Çağrı" ile birçok tabu yıkılıyor, parti yıllar sonra kimlerle çalışacağını ismen ve çok önceden duyuruyor, uygulanacak planın yol haritası veriliyordu. Üstelik rozetli-rozetsiz, partili-partisiz ayrımı da geride bırakılmıştı.Cumhuriyet yazarları da CHP'nin, "vizyon" gününü tüm ayrıntılarıyla siz değerli okurlara yansıttı. Orhan Bursalı, Kılıçdaroğlu'nun meydan okuyuşunu, Miyase İlknur, "Yeşil dönüşüm, hakça bölüşüm" vurgusunu, Ekonomi Servisi Müdürümüz Jale Özgentürk de Kemal Kılıçdaroğlu'nun finalde söylediği, "İlk planda 100 milyar dolar yatırım gelecek" sözünü kaleme aldı.İstanbul'un göbeğindeki bu etkinliğin eksikleri yok muydu Vardı. Özellikle girişlerde büyük sıkıntı yaşandı, akreditasyon sistemi çöktü, yığılmalar oldu, Kemal Kılıçdaroğlu salona girerken yeterli duyuru yapılamadı. 2-3 bin kişilik alana 10 bin kişi gelince bu tip sıkıntılar yaşanabiliyor. Örneğin geçen yaz Paris Stade De France'ta Şampiyonlar Ligi finalini izledim.