"Yakınma, yekin"

Ekonomiden biraz anlamak başka, 'ekonomist' olmak bambaşka Arkadaşının canı sıkıldığında ya da depresif göründüğünde ona biraz nasihat etmeye çalışmak başka, 'psikolog' ya da 'psikiyatrist' olmak bambaşka Ben her ikisinde de birinci gruptayım. Daha çok 'iş, ilişki ve iletişim' kavramlarının birbirleriyle bağına ve etkileşimine odaklandığımdan ekonomiyi ancak fenomeniyle (görüngü) ve biçimiyle algılayabiliyorum; içerik ve özüyle değilMerkez Bankası'nın politika faizini 9'a çekmesini de bu bağlamda okuyorum. Cumhurbaşkanı'nın, ABD ve Avrupa'yı örnek ve düstur olarak alan pek çok ekonomi gazetecisine rağmen ısrar ettiği 'düşük faiz' stratejisinin bir yansıması olan bu karar, bazılarının iddia ettiği gibi bir 'inat' ürünü değil, 'tutarlılık' göstergesi olabilir.Öyle bir tutarlılık ki; eğer tutmazsa bedeli ağır olurAncak tutar ve ülke bu darboğazı atlatırsa da şu sıra kimsenin izlemediği, anlamadığı, bol ödüllü sanat filmlerinde saatlerce uzaklara bakan bezgin ve depresif tiplemeler gibi sürekli karamsar tablolar çizen ekonomistler kaçacak delik arayabilirler. Çok değil, en geç 7 ay içinde "ak koyun, kara koyun" belli olacak Otel, turizm ve enerji grubunun kurucusu Mehmet Kemal Dedeman'ın o yalın ve çok anlamlı sözünü zaman zaman hatırlamakta yarar var: "Yakınma, yekin!.." Algılar gerçektirTerörün amacı nedir Tedirgin etmek, toplumsal huzuru bozmak, korku yaratmak gibi yollarla kendine bir etki alanı açmak Duyduk ki İstiklal Caddesi'ndeki yaşamla ilgili bazı kararlar alınmış Deniyor ki: "Herhangi bir amaçla cadde üzerindeki işletmeler tarafından caddeye masa, sandalye, pano, seyyar tabela vb. konulmasına, stant kurulmasına, sergi açılmasına, seyyar satış yapılması ve satış tezgâhı konulmasına, sosyal, kültürel veya ticari etkinlikler düzenlenmesine, toplu veya bireysel sokak müzisyenliği ve performans gösterileri yapılmasına, hanutçuluk (komisyonculuk) faaliyetlerine ve benzerlerine kesinlikle izin verilmeyecek."Şimdi ne oldu Halk nezdinde bunun algılaması nedir Şudur: "Tehlike var. Önlem alıyoruz. İstiklal Caddesi'ndeki hayatın akışına çeşitli kısıtlamalar getiriyoruz."Yani İstanbul'un simgelerinden biri olan, tarihi, bugünü ve geleceği kucaklayan, her sosyal tabakaya, sınıfa hitap edebilen, dünyaca ünlü Cadde'miz, canlılığını ciddi ölçüde yitirecekBu sütunları takip edenler gayet iyi biliyorlar ki; "Algılar gerçektir. Çünkü insanlar ona inanırlar."Gözümüze takılanlarKasım ayında bir indirim furyasıdır gidiyor ama kendisini 'döngüsel dönüşüm hareketi' olarak tanımlayan Nivogo bazı vahim gerçekleri açıklamış: Meşhur Kasım ayı indiriminde alınan ürünlerin 80'i çöpe atılıyor veya yakılıyormuş. Bir tişört ortalama yalnızca 7 kez giyiliyor, onun üretimi için ise 2700 litre su harcanıyormuş.