Kısacık dünyaya bunca huzursuzluğu nasıl sığıştırdık, ha! Annem rahmetli, başını çevirmeye akşam oluyor, derdi. Zamanın çarçabuk geçtiğini anlatan veciz bir söz... Bize ne oluyor, ha; burnumuzdan solur olduk! Bunca okumuş yazmış adamlarız; adam gibi yaşamanın yollarını niye bulamıyoruz! Her şeye aklımız yetiyor. Üç kuruşumuzu kimseler kapmasın diye; gözümüzü dört açıyoruz. Ya huzurumuzu kimler kapıp kaçırdı acep! Hemen suçlamaya başlamayalım. Kimin elinden tuttun, ha! Bir dertlinin gözyaşını sildin mi Üç beş öğrenciye kitaplar hediye ettin mi Karşılıksız yemekler yedirdin mi Tanıdık tanımadıkların koynuna harçlıklar boca ettin mi Şu biriktirme huyundan vazgeçmenin zor olduğunu ben de biliyorum da... diyorum yine de! Ölümü unutunca oluyor; yaşa(t)mayı da unutmak! Gösterişten kaçıyor musun; hoşuna mu gidiyor "el gördülük" Bütçenin ne kadarını kitaplara, sanata ayırdın, ayırıyorsun Öyle sessiz sedasız, kokmadan bulaşmadan yaşayacağını mı sanıyordun Bak; korkular, gözyaşları, ölümler içindeyiz. Unuttuk dünyanın fani oduğunu. Şimdi parasız pulsuz, çulsuz yaşayanları hatırla. Hem kitaba uzak ol hem de yaşadığını
Son adam son sözler
02-12-2023 
Günlüğümden - 2
25-11-2023 
Bombalar ve uçurtma (2)
18-11-2023 
Bombalar ve uçurtma
11-11-2023 
Günlüğüme düşenler (1)
04-11-2023 
Zam günlükleri
22-01-2022 
Ters köşe, ders köşe, dört köşe
15-01-2022 
Yaşamayı öğrenirken
26-02-2022 
Zam ülkesinden notlar
14-05-2022 
Ziya Osman'ı okurken
12-03-2022 