İLAÇLARA VEDANüfus artıyor şu, bu da... hastalar, hastalıklar ne çok artıyor! Artıkça hastaneler, ilaçlar çeşitlendikçe; hastaneler dolup dolup taşıyor. Bu işte bir bit yeniği var. Çok para var işin ucunda. Yeni bir roman daha yazmalı Silahlara Veda'dan sonra: "İlaçlara Veda..." EZANLAR Vakitlerin adını söyler... Yere, göğe işlenen nakış... Ellerim yepyeni zamanlar taşır... Gözlerim yepyeni zamanlara boyanır... Adımlarım yepyeni zamanlara sırrolur... Yapraklar ürperir... yeni bir ses... Bulutlar sürükler zamanları... Kuşların, rüzgârların sesine karışır... Tevhit nidaları... İSKELE: Bekledik, bekliyoruz; daha çok mu Gelmeyecek mi sükûnet dolu o gemi HATIRLATMA: Toplayıp durma; dünya çok kısa; taşıyamazsın; yığıp durma! TERAZİ: Ümidi ve korkuyu beraber taşıyacaksın. Akl-ı selim diye bir şey var. Dengeli, sakin, rahat düşünmekler... Hemen öfkelenmeyecek etkili yetkililer hele. Bir eline aklını bir eline kalbini alacaksın. : SİNİR VE SINIR: Hani biz Yunusların, Mevlanaların torunu değil miydik! Sevgi dilini kullanıyorduk. Dünya fani idi. Her köşede mezarlar bizi ikaz ederdi. Lütfen sakin kelimeler seçelim. İnsanın çok erken sinirleneni makbul değildir. KAÇAK KÖTÜSÜ: Farkında olmayınca göklerin... Aldığımız nefeslerin...o Karıncaların, kuşların... Farkında olmayınca kendimizin... O kadar uzaklara gidiyoruz ki... Menzile ulaşamadan... Yorulup düşüyoruz bir yerlere... HAYAT VE ÖLÜM TÜRKÜLERİ: Yaz bahçelerine girdik. Baş döndüren kuş seslerini dinle. Hayat ve ölüm türkülerin var mı Unuttuğun bir şey var; hatırla! Hatırla; bir şey olduğunu! ARKA SOKAKLAR: Şehirlerin ana caddeleri çağlar durur. Arka sokakları orta çağ... Ve ağlar kendi halinde...