Cezayir'in İspanya'yla arayı bozması

Devletlerin, kendi sınırları içinde veya komşularıyla yaşadığı sorunlar diplomatik ilişkilerde baskı aracı olarak kullanılıyor. Bunlardan çıkar temelli politikalarda veya muhataplarına baskı yapmada yararlanabiliyorlar. Ama sorunlarla ilgili tavırlarını, genelde samimi olmamakla birlikte birtakım "insani (!)" gerekçelerle veya etnik-ulusal bağlarla irtibatlandırabiliyorlar. Nitekim Rusya da son Ukrayna saldırısında ve işgal harekatında bu ülkedeki bazı Rus toplulukların bağımsızlık "mücadelelerine" destek vermeyi gerekçe gösterdi. Kuzey Afrika ülkelerinden Fas'ın en önemli iç sorunu Batı Sahra sorunudur. Bu sorun sömürgeci güçlerin bir mirasıdır. İspanyolların ve Fransızların Batı Sahra'yı işgal altında tuttukları dönemde işgale karşı bağımsızlık savaşı vermek üzere kurulan Polisaryo Cephesi, Fas ve Moritanya'nın bağımsız olmasından sonra, Batı Sahra'da ayrı bir bağımsız devlet kurmak amacıyla bu iki ülkeye karşı gerilla savaşı başlattı. Batı ülkeleri Fas'ı sıkıştırabilmek ve ona yerine göre bazı şartlarını dikte edebilmek için bu sorunu sürekli kullanmaya çalıştı. Eski ABD Başkanı Trump da Batı Sahra meselesinden yararlanarak Fas'ı yeniden İsrail işgal rejimiyle ilişkileri başlatmaya zorlayabildi. Trump, İsrail ile ilişkileri başlatması durumunda ABD'nin Fas'ın Batı Sahra üzerindeki egemenliğini resmen tanıyacağını söyledi. Maalesef, Fas halkının kesin bir şekilde reddetmesine ve Filistin halkının tümüyle aleyhine olmasına rağmen Fas yönetimi Trump'ın bu kuyusuna girmeyi kabul ederek siyonist işgal rejimiyle ilişkileri normalleştiren Arap ülkeleri kervanına katıldı. Şimdi de onunla sürekli yeni ittifak anlaşmaları yapıyor. Geçtiğimiz günlerde de işgalci siyonistlere ait bir