Her yönüyle Muharrem İnce vak'ası

Seçim sürecinde memlekette bir "Muharrem İnce vak'ası" yaşandığı bir gerçek. İnce hiç olmazsa bunu başarmıştır. Cem Uzan'ın 2002 seçimlerinde başardığını da başarır mı Bu soru şimdilerde "Tayyip Erdoğan'a seçimi kazandırır mı" şeklinde formüle ediliyor. "İnce vak'ası"nı yazmaya herhalde "Yiğidi öldür hakkını yeme" özdeyişinden başlamak lazım. Elhak "Adam" iyi konuşuyor. Dinlemek zevk veriyor. Rakibe yüklendiğinde haklı sebepler buluyor. Ses tonu iyi. Halkın içinden geliyor dense yanlış olmaz. Halkla ilişkileri iyi. Halka yakınlık noktasında örnekler verirken zorlanmıyor. Ülke sevgisi fark ediliyor. Memleket için yapılması gerekenleri sıraladığında doğru tespitlere ulaştığı görülüyor. Çalışkan. Atak. Gece gündüz demiyor. İddialı. Hırslı da. Bunlar siyasetçi için iyi vasıflar. Ama siyasetçinin başarısı bunlarla sınırlı değil. Belki "Baht" gerekiyor. Derler ya "Taht baht işi" diye. Öyle midir bilmem ama başarı için çok güçlü bir örgütün gerektiğinde kuşku yok. İşin bu tarafı "hesap" işi. "İnce vak'ası"nın "hesap tarafı"na bakıldığında zorluklar olduğu kesin. İnce'nin siyasi bahtının yükseldiği tarih 2018'dir. Bu tarihte partisi CHP, onu Erdoğan karşısında Cumhurbaşkanlığına aday gösterdi. Parti lideri Kılıçdaroğlu "Gel Muharrem" diye kürsüye çağırdı ve adaylığını ilan etti. Partisinin oyu yüzde 23-25 aralığındaydı, o yüzde 30 oy aldı. Bu oyda partisinin desteği yüzde kaçtı, kendi marifeti yüzde kaç oldu, galiba bunun netleşmesi en çok "Muharrem İnce'nin bugünkü seçim hesabını doğru yapması" açısından önem arz ediyor. İnce, 2018'de partisinin seçime yeterince asılmadığı gibi bir kanaate sahip. "Çalışmadı partim" diyor. Sanki "kerhen aday yapıldım" gibi düşünüyor. Bugün partiyi kendisi kurdu, Memleket Partisi. "100 bin imza toplayabilir mi" gibi soruldu "AKP destek vermiştir" falan denildi ama, o imzaları toplayacağı belliydi. Partinin adayı oldu. Şimdi arkasında CHP örgütü bulunmadan çalışacak. Şunu düşünüyordur: CHP adayı olarak çıktığında örgüt hiç çalışmasa, el altından "İnce'ye vermeyin" gibi bir kampanya yürütülmediği takdirde bir "parti desteği"nin geleceği kesindir. Bugün CHP'nin kendi adayı var. Genel Başkan Kılıçdaroğlu, üstelik bir çok partiyi yanına alarak Cumhurbaşkanı Adayı olmuştur. CHP örgütünün ve parti tabanının hiç olmadığı kadar zirveye yakın olduğu bir zamanda canla başla çalışacağı muhakkaktır. Yani İnce'nin buradan kendi yanına hatırı sayılır bir oy çekmesi imkânı nerede ise sıfırdır. O zaman bir "potansiyel oy alanı" bulmak durumundadır. Böyle bir alan yok mudur, vardır. Vardır ki seçim sath-ı mâilinde bir "İnce vak'ası" oluşmuştur. Peki "İnce potansiyeli" yüzde 30'larda mıdır Yani 2018'de yüzde 30'a ulaşmış bir Muharrem İnce, bu seçimde de en az yüzde 30'u hedeflemiş olabilir mi Yüzde 30 neden önemli İnce yüzde 30 alırsa, belki seçim ikinci tura kalır, ikinci turda da