Kuş Ovası'na kuşbakışı,

"Karstan Sarıkamışa giderken yol üzerinde Birinci Dünya Savaşında şehit düşmüş askerlerimizin şehitliği var. Kefensiz defnedilmiş on binlerce genç için yalnızca sembolik mezar taşları dikilmiş.Adları ve yaşları var. Soyadı yerine baba adları ile memleketleri yazılı. Bu taşlara bakarak o dönemin siyasal haritasını yeniden çizmek mümkünKimi Bağdattan gelmiş, kimi Selanikten, kimi Bosnadan, kimi Şamdan. Kosovadan özelikle de Priştineden, gelenler de var. 19 yaşında, 20 yaşında Anadolunun en doğusundaki ovalarda ve en yüksek dağlarının yamaçlarında şehit düşmüşler.Bu mezar taşları hiç kuşkusuz Kosova ve Kosovalı soydaşlarla olan bağlarımızın en anıtsal gerekçesi. Bir insan ömrü kadar yakın bir süre önce, Anadolunun yardımına koşmuşlar.Doğup büyüdükleri topraklara geri dönememişler. O topraklar da elden çıkmış. Ama onların bu topraklara kalan gencecik bedenleri sayesinde Türkiye Cumhuriyeti kurulabilmiş.Kosova adı, Balkanlara Osmanlı İmparatorluğundan önce yapılmış Türk göçlerinden kalma bir ad: Kuş ovasının zamanla yuvarlanmış biçimi. Tıpkı Kosovadaki "Mahmutpaşa" kentinin yüzyıllar içinde "Mamuşka" halini alması gibi.Çevresinde Arnavutluk, Karadağ, Kuzey Makedonya, Sırbistan var.Kosova, 2008de Sırbistandan ayrılıp tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etti. Diplomatik olarak bugüne dek 117 ülke tarafından tanındı. Avrupanın en zengin linyit ve değerli maden yataklarına sahip olmasının yanında, jeopolitik açıdan da önemli bir konumu var.Kosovadaki Türk nüfusu resmi rakamlara göre 20 bin dolayında. Ama gerçekte 60 binin üzerinde olduğu kabul ediliyor. Soğuk savaş döneminde kendilerine soğuk