Bahtiyarların buluşma noktası: Ulus-27

Aslında mekan ve zamanlara yüklenmiş bir kudsiyet yoktur. Yaratılış itibariyle hepsi aynıdır. Mekanlar ancak orada yapılan faaliyet ve hizmetlerle değer kazanır.Tarihimizde bazı yerler daha kolay hatırlanır. Bazı unsurlar sembol olmuştur. Meselâ, Ayasofya denince aklımıza İstanbul'un fethi gelir. Ulus-27 Risale-i Nur hizmetlerinde önemli bir geçmişe sahiptir. Nur talebelerinin yarım asırdan fazla hafızalarında yer tutmuştur. Ulus-27'de nurun kahramanları bir araya gelmişler, hizmetlerini burada konuşmuşlar. Ulus-27 bahtiyar insanların buluşma noktası olmuştur. Bu mekânda hatırladığım kadarıyla en uzun süreli Merhum Bayram Yüksel Ağabey kalmıştır. Ev üç katlı olmasına rağmen nur hizmetlerinin deruhte edildiği yer giriş kattır. O günkü haliyle tahminen 50 m.2 civarında sobalı bir evdir. Yerler halı ve kilimle kaplanmıştır. Salon diyebileceğimiz odada ot yastıklar sıralanmaktadır. Duvarlarda Risale-i Nur'dan veciz sözlerin yer aldığı levhalar bulunmaktadır. Üst katlarda hacı anne dediğimiz ev sahibi otururdu. Fırsat buldukça uğradığım Ulus-27'de Üstad Bediüzzaman'ın talebelerinden başta Bayram Ağabey olmak üzere Zübeyir, Sungur, Hulusi, M.Türkmenoğlu, M. Emin Birinci, M. Fırıncı, Tahiri ağabeyleri tanımak ve sohbetlerini dinlemek nasip oldu. Ulus-27'de yıllarca ihya edilen kandil gecelerine katılmak nasip oldu. Ankara'nın nur cemaati mübarek gecelerde bu medresede toplanırdı. Sabahlara kadar Kur'an, cevşen, risale okur, kaza namazları kılardık. Bayram Ağabey bazen bizlere üstadın yamalı cübbesini giydirirdi. Biz de huşu içinde namazlarımızı kılardık. Aradan yıllar geçti... Ulus-27'nin mülk sahipleri rahmetli oldu. Bayram Ağabey Isparta'ya taşındı. Nurların ilk yazıldığı ve çoğaltıldığı yere geri döndü. O yıllarda nur talebelerini sayabilirdik. Çünkü sayılacak kadar azdı.