Deprem bölgesine spor aracılığıyla psikososyal destek

Ülke nüfusumuzun 12-13 özel gereksinimli (engelli), bir uzvu olmayan veya tam kullanamayan bireylerden oluşturmaktadır. Kahramanmaraş merkezli depremde direkt etkilenen 15 milyon vatandaşımız, 2 milyon yakını işitme, görme, bedensel veya zihinsel engelli bireyler. Bu bireylerin aile bireyleri, anne-baba-kardeşlerini düşündüğünüzde, bu sayı 7-8 milyonu bulmakta. Engeli bulunan veya bulunmayan bölge insanımızın, deprem etkisinden uzaklaşmasını sağlamak ve normal yaşamlarını devam ettirme, hayat sürecine katılım sağlamaları önem taşımaktadır. Deprem sarsıntısının meydana getirdiği fiziksel ve psikolojik etkisini en aza indirmek için, depremin direkt etkisini gösteren 10 ilimizden yaşayan 13 milyonun üzerindeki vatandaşlarımızın yaklaşık 4 milyonu, geçici veya kalıcı olmak şartıyla, ülkemizin farklı bölgelerine gitmek durumunda kaldı. Gidilen her bir bölgede, kendilerine günlük yaşamını sürdürmeleri gerekmektedir. Bu sürecin en önemli aşamalarının birisi de oyun, hareket ve egzersiz, halk diliyle spor oluşturmaktadır. Sporun fiziksel ve ruhsal etkileşimi göz önüne alındığında, gerek deprem bölgesi gerekse diğer illere giden vatandaşlarımız için sürdürülebilir olmasının önemi ortaya çıkmaktadır. Bu aktiviteleri başlatıp devam eden değişik kurumlar göze çarpıyor. Psikososyal destek adı altında depremzedeler için gerçekleştirilen çalışmalarda, depremin korku ve kaygısının izleri silinmeye çalışılıyor. Böyle bir sürece engelli veya engelsiz fark etmeksizin, çocuk veya yaşlı her bir vatandaşımızın katılım gösterilmesi yarar sağlayacaktır. Psikososyal destek ve projenin nasıl gerçekleşebileceği sorusuna cevap arayalım PSİKOSOSYAL PROJELER () "Psikososyal" kelime anlamıyla birbirini sürekli etkileyen psikolojik ve sosyal etkilerin hareketli ilişkisi anlamına gelirken; afetlerde psikososyal destek; afet sonrası ortaya çıkabilecek psikolojik uyumsuzlukların bozuklukların önlenmesi, aile ve toplum düzeyinde ilişkilerin yeniden kurulmasıgeliştirilmesi, etkilenenlerin 'normal' yaşamlarına geri dönmesi sürecinde kendi kapasitelerini fark etmeleri ve güçlenmelerinin sağlanması, toplumda gelecekte ortaya çıkması muhtemel afet ve acil durumlarla başa çıkmaiyileşmetoparlanma becerilerinin artırılması ve yardım çalışanlarının desteklenmesini içeren ve afet döngüsünün her aşamasında yürütülen çok disiplinli hizmetler bütünü olarak ifade edilebilir. Sosyal projeler, afetlerden sonra yaygınlıkla kullanılan psikososyal müdahalelerden biridir. Bu projeler, etkilenen bireylerin ihtiyaç ve sorunları doğrultusunda harekete geçmelerine, başa çıkma kapasitelerinin gelişmesine, afet sonucunda kaybolan yaşamın kontrolünü yaşamın kontrolünü yeniden sağlama duygusunu hissetmelerine ve sorumluluk almalarına fırsat veren projelerdir" (www.aile .gov.tr) ETKİNLİKLERDE 'KOORDİNE' OLMAK ÖNEMLİ Depremin olduğu ilk anından bugüne, depremi yaşayan vatandaşlarımız için yerine getirilmesi gereken görev ve sorumluluklarımız var. Bunlar sırasıyla, arama, kurtarma, barınma ve psikososyal destek. Deprem bölgesinde, AFAD'ın koordinatörlüğünde ülkemizin dört bir yanından bölgeye yardımlar ulaştırılmaya çalışılıyor. Çadır kentlerden sonra, şimdi prefabrik konutlar kurulmaya, hükümet yetkililerin açıklamalarına göre de, inşallah bir yıl sonra prefabriklerin yerini konutlar alacak. Depremin üzerinden geçen bir aylık sürecinin en önemli aşamasında biriside, depremin meydana getirdiği olumsuz psikolojik etkiyi ortadan kaldıracak ve sosyalleşmeyi sağlayacak bir süreç. İşte böyle bir sürecin aşamasında sporun olumlu yanını, bölgeye yansımış olacak. Deniz Feneri Derneği koordinesinde geçtiğimiz hafta bölgedeydik ve depremin bölgedeki etkisini yerinde görme imkânımız oldu. Çadırdan yapılan