Öyle bir seçim sathından çıktık ki sonuçlar ortaya çıkmaya başlamasıyla birlikte derin bir oh çekildi. Bir ok yayı gibi gerilmişti millet. Yüzyılın seçimini yaşadık. Tüm dünyanın gözü üzerimizdeydi. Dünya üzerinde milyarlarca insan cumhur ittifakının kazanması için dua ederken maalesef aksi olması içinde yalvaranlar vardı. Yalan, iftiranın, ahlaksızlık ayyuka çıktı. Muhalefet kendinden olmayanları linç ettiler. Meral Akşener ve Muharrem İnce'nin başına gelenler tarihe not düşülecektir. 29 Mayıs 2023 seçimleri bir milattır. Tarih sayfalarında yer alacak ve yıllarca okunacak çok önemli bir ders konusu olacaktır. Nasıl 29 Mayıs 1453 de Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u alarak çağ değiştiyse tam 570 yıl sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Cumhur İttifakı yine bir 29 Mayıs 2023 de yüzyılı değiştirmiştir. Muhalefet tek ses olmuş her konuştukları yerde "Bu seçimi kazanmak zorundayız." Diyorlardı. Hatta o kadar ileriye gitmişlerdi ki sanki seçimi kazanmışlar bakanlık, başkanlık, genel müdürlükler bölüşüyorlardı. Bütün bunlara rağmen bir kuşkuları varmış ki son gün bile seçmene kredi kartı borçlarıyla ile ilgili mesaj atmaya kalkmışlardı. İlk tur hayallerini yıkmıştı. Moralleri alt üst olmuştu. Sendelemişlerdi. Açıkçası pes etmişlerdi. İkinci tur bazılarına angarya gibi gelmişti aslında. Sandıklar açıldığında ise sonuçlar yine istedikleri gibi gelmeyince muhalif seçmen yıkıldı, şok oldu. Niye seçmen yıkıldı diyorum. Hala kazanmayı umuyorlardı. Belki olur diye düşünüyorlardı. Liderler ise sonucun böyle olacağını bekliyorlardı. Onun için fazla hayal kırıklığına uğramadılar açıkcası. İlk tur her şeyi göstermişti çünkü. İkinci tur pekiştirmeydi. Bu durumu muhalif liderler de görmesine rağmen rollerini oynamaya devam etmek durumundaydılar. Hakaret, küfür, küçük görme, ahlaksızlık, linç etmenin yoğunluğu, bayrağa, dine tahammülsüzlük Cumhur İttifakı seçmenini ayağa kaldırdı. Öyle bir ayağa kalkış oldu ki durdurabilene aşk olsun. İnsanlar miting alanlarına dere olup aktı. Sandıklara cepheye gider gibi gitti. Hastalar, yaşlılar, engelliler bizi de götürün diye yalvardılar. Bu ruh Çanakkale ruhuydu. Bu ruh İstiklal Savaşları ruhuydu. Bu ruh 15 Temmuz ruhuydu. Sandıklardan çıkan oyların bir dili vardı ve şöyle haykırıyordu adeta: "Hangi çılgın bana zincir vuracakmış Şaşarım. Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım, Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım." Sonuç mu Adam kazandı. Vatan kazandı. Millet kazandı. Ayasofya kazandı. Çanakkale ruhu kazandı. Kurtuluş Savaşı ruhu kazandı. 15 Temmuz ruhu kazandı. Mazlumlar kazandı. Türkiye'nin kardeşleri kazandı. Ve Ümmet kazandı. Ve Recep Tayyip Erdoğan kazandı. Türkiye ayağa kalktı. Coğrafya ayağa kalktı. Balkanlar'da, Ortadoğu'da, Afrika'da, Kafkaslarda, Orta Asya'da, Malezya'ya kadar. Şehirlerde kutlamalar, inanılmaz sevinç var. Milyonlar sokaklara çıktı. İnanılmaz kutlamalar yapıldı. 21. Yüzyılın en önemli olayı yaşanıyor! ABD'de yaşayan Filistinli bir esnaf sevincinden cadde de bulunan herkese içli köfte dağıttı o gece.