Artık biliyoruz ülkemizde çok sayıda fay hattı var. En tehlikeli ve yıkıcı olanı ise ahlaki fay hattı. Bu acı günlerde kendisini çok iyi hissettirdi. Bekleniyordu ama bu kadar şedit ve çirkefi beklenmiyordu. Yardıma koşacakları yere engellemeye çalıştılar. Görmezden geloiler. Duymazdan geldiler. Çadırların yanında çadır yok dediler. Askerin yanında asker yok dediler. Devletin tüm güçlerinin ortasında devlet yok dediler. Ellerinde merceklerle eksiklik aradılar. Bulamayınca kurgu yapmak için tiyatro oynadılar. İnanın beceremediler. Tüm yaptıklarını Allah ayaklarına doladı. Muhalefete yaranmak için gelenler bile oldu. Neymiş sanatçı muhalif olurmuş. Yok ya. Bunu kim söyledi. Ben sanatçıyım, ben gazeteciyim, ben akademisyenim istediğimi söylerim ayakları yemedi. Yemeyecek. Başaramadınız, başaramayacaksınız. Yerel halkı yanınıza alamayınca iyice kinlendiniz. Ne yaptıysanız olmadı değil mi Oyuncu olarak yanınızda getirdikleriniz bile çuvalladı. Sonunda ifşa etmek durumunda kaldılar. Halk devleti gördü. Halk milleti tanıdı. O kadar acısının arasında şefkati, merhameti, kenetlenmeyi gördü bu halk. Bunları sizde gördüğünüz için ne yapsak ne etsek de yeni konular bulsak derdine girdiniz. Derdiniz bu milletin inancı. Allah lafzından rahatsızlık duydunuz. Derdiniz bu milletin vatan sevdası. Hadi açık söyleyin derdiniz bu milletin şefkati, merhameti, iyilikte yarışması. Yardım ekiplerinin enkaz başında aç susuz saatlerce çalışmasını bile içinize yediremediniz. Size inat bu milletin kedisi, köpeği, kuşu bile merhametli ve sevgi dolu. Onların nasıl çırpındıklarını bütün dünya gördü. Yurt dışından gelen yardım ekipleri ve birçok yetkili Türkiye bu enkazın altından çok çabuk kalktığını söylediler. Dünyanın hiçbir yerinde 18. Günde konut yapımına başlanamaz. Ülkemiz bunu başardı çok şükür. Ülkemiz kendi derdindeyken daha büyük acılar yaşatmaya