Sirkeci'den tren Avrupa'dan raportör-2

Dünkü yazımızda özetle Avrupa'nın Türkiye'ye ve İslam'a olumlu bakışının sürmesi gerektiğini ve bunun için Avrupa'ya da önemli görevler düştüğünü yazdık.Dünkü Yeni Asya'da bunu destekleyen önemli ve ilginç bir haber vardı. Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletindeki adı bile ilginç olan Messkirch beldesinde inşa edilen Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Camisi törenle ibadete açılmış. Messkirch Belediye Başkanı Arne Zwick, törende şunları söylemiş: "Beldede yaşayan tüm insanların ve grupların uyumu bizim için önemli. Bu eserde ortaklık kadar, şeffaf yaklaşımın da önemli bir etkisi var. Halk desteği var. Herkesin memnuniyetiyle birlikte inşa edilen bu mabedin, belde sakinleri için huzurlu bir yer olmasını diliyorum. Barışı ve huzuru sağlamak, karşılıklı anlayış ve güven gerektirir. El birliği ve gönüllü çalışmayla bu eser oluştu. Bütün bunlar ancak temel doğru ise oluşur, kum üzerine bina inşa edilmez. Messkirch'de bu güvenimiz var. Caminin hayırlı olmasını canı gönülden diliyorum." Camiye DİTİB tarafından verilmiş olan "15 Temmuz Şehitleri" adının, konuşmasını hazırlarken muhtemelen bu ismi de nazara alan uyanık ve akıllı Belediye Başkanının tesbitleriyle ve dilekleriyle ne kadar örtüşeceğini zaman içinde beldenin Müslüman halkı gösterecek ve herkes görecek. Ama bu olumlu neticeyi, asıl, Müslüman olmayı bekleyen fakat Müslümanların birbirleriyle aralarındaki problemlerdeki abartıyı gördüğü için Müslüman olmaktan -şimdilik- uzak duran milyonlarca Bahtiyar Alman bekliyor. Camiler İslam'ın Avrupa'daki manevi varlığının birinci sembolü ve bu yönüyle mühim bir şeairdir. Ama asıl şeair selamlaşmaktır. Eskiden "Hıristiyan şevketi dairesi" olan ama artık bu görüntüsünün değiştiği anlaşılan o gibi beldelerdeki AKP taraftarı Müslüman kardeşlerimiz şimdilerde büyük bir sınavdalar. O kardeşlerimiz AKP'ye hiç taraftar olmayan ya da bir zamanlar kuvvetli AKP taraftarı iken