Yöresel hazineler tekrar hatırlanmalı

Mutfağın dünya üzerindeki yolculuğunda Anadolu Coğrafyası büyük önem taşıyor. Ancak yıllara yenik düşen yörelere ait ürün çeşitliliği, pişirme yöntemleri, ekipmanları ve kullanış biçimleri yeniden hatırlatılmalı ve günümüze tekrar kazandırılmalı. Ülkemiz insanlarının genelini bir masa etrafında toplayan ve sosyalleştiren belki de en sürekli ve değerli aktivitelerin başında yemek geliyor diyebilirim. Ancak ülkemizde bu gerçeğin farkında olan, bilgilendiren yemek programlarının sayısı yok denecek kadar az. Her anın ve lezzetin tadını çıkarmak ve bunu yaparken bulunduğu yerlerin hayat tarzlarına, alışkanlıklarına, tabiat ve kültürüne şahit olmak mümkünse deneyimlemek kısaca yerel mutfak kültürlerini anlamak Olmuş, olmamış gibi değerlendirmelerden uzak alışkanlıklara ve geleneklere saygı duyarak lezzet arayan programlara ihtiyaç var. Peki bu anlamda insanların ilgisini çekecek, bilmedikleri yani onları şaşırtacak bilgiler ve malzeme var mı Bu konu da çok rahat ve iddialı konuşuyorum iki yüz bölüm çekebilirsiniz. Hemen bazı şehirleri ve örnekleri sayabilirim GÜMÜŞHANE, ERZURUM, SİVAS, TOKAT, KASTAMONU, İZMİT, ÇORUM, YOZGAT, EDİRNE, ADIYAMAN, KAYSERİ, NEVŞEHİR, AKSARAY, ISPARTA çok farklı ürünler, pişirme teknikleri ve orijinal lezzetler anlamında çok ilerideler. Bu şehirleri seçme sebebim yeterince bilinmemeleri, hâlâ geleneklerini koruyorlar. ANADOLU'DA 11 BİN 707 BİTKİ VAR Yapılan programlar eğitici, öğretici, bilgilendirici ve elbette eğlendirici olmalı. Peki bu programları yapanların bilgisi önemli değil mi Neyse bu uzun mesele... Biz yemek programlarına konu olabilecek bazı malzemelere bir göz atalım mesela yenilebilir otlar ülkemizde on binden fazla çeşitliliğe sahip, üstelik büyük kısmı endemik öyle ki dünyada 320 bin bitki çeşidi bulunuyor. Bunların da 270 bini tanınıyor ve sadece 70 bin bitkiden faydalanılıyor. Bu bitkilerin 3 bini besin kaynağı, 25 bini tedavi amaçlı, 5 bini endüstriyel amaçlı kullanılıyor. Anadolu'da 11 bin 707 bitki bulunurken bunların 3 bin 150'si endemik bitki özelliği taşıyor, şu zenginliğe bakın. Meyveler ya da sebzelerden elde edilen EKŞİLER, PEKMEZLER, SİRKELER ise bambaşka bir hazine. Bitmedi bir de orijinal lezzetlendiriciler var. SKORDALYA (İSTANBUL), DARTI (KOCAELİ), KAYSERİ (ÇEMEN), EDİRNE (POY), DERMAN (MALATYA), KASTAMONU (SAFRAN), MARDİN (MAHLEP), GÜMÜŞHANE (REZENE), KONYA (ÇÖREK OTU), DİYARBAKIR (KİMYON VE SİRMOĞ), KAHRAMANMARAŞ (SUMAK), AFYONKARAHİSAR (HAŞHAŞ), ERZURUM (KİNZİ) gibi taze ya da kuru baharat ve karışımlar var. Şimdi bu çerçevede çok kısa dünya gastronomisinin geçmişine bir bakalım. Avrupa'da hüküm süren erken orta çağ, yani nam-ı diğer "KARANLIK ÇAĞ", 1.000'li yıllardan