Onlar da can!

Kedi ile köpeği, at ile eşeği kendimize yakın buluruz. Kedi de köpek de insanın can yoldaşıdır. Gelişmiş ülkelerde ev halkından biridir... Motorlu araçlar devreye girene dek at, barış dönemlerinde imparatorların, soyluların, zenginlerin arabalarını çekti. Savaşlarda da silah taşıyıcısıydı. Törenlere katılan imparatorlar, devlet adamları atları yanlarından ayırmamıştır. At, halkın eğlence yeri olan sirklerin de baş oyuncusudur. Eşek ise yoksul halkın iş arkadaşı, sırtına binip gezdiği dört ayaklı aracıdır. SÜS HAYVANLARI Avrupalılar, her tür hayvanla iç içe yaşıyor. Moda düşkünü kadınların süsüdür. Üç dört yaşındaki her çocuğun fare yapılı bir "hamster"ı olur. Batılı hayvanla iç içe olmayı, insan yaratılmış olmanın gereği sayar. Öyle ki kentin geniş sokaklarında doktor muayene yerleri, ayrıca "Tierarzt" (veteriner) klinikleri vardır. Orada hayvan insan gibi sigortalıdır. Son yıllarda bizde de bu olanakları andıran yerler yok değil. Sokağa atılan kedilerin, köpeklerin toplanıp konulduğu barınaklar var ama çoğu onları sağlıklı kılacak temizlikten yoksundur. GELİŞMELERYaşını başını almış hanımlar, sokakta gördükleri kedileri, köpekleri can saydıkları için evlerinden getirdikleri yiyeceklerle besliyorlar.Eskiden olduğu gibi, kediyi görünce futbolculuğa özenip tekmeyi savuranların gençlerin nesli tükenmiş gibi görünüyor. Köpekleri kovalayıp taşlayanlara da pek rastlanmıyor. Bu bile hayvan koruma açısından önemli bir gelişmedir. Bir zamanlar, zehirli yiyecekleri köpeği bol yerlere serpiştirip sokakları hayvandan arındıran gözü kanlı, yaptığını kahramanlık sayan insanlar vardı. Yıllar önce, mahallemizin yaramazlığıyla ünlü sekiz dokuz yaşlarındaki bir çocuğun, arkadaşlarını başına toplamış, doktorluk yapıyorum diye bir kedi yavrusunun başını, ayaklarını gövdesinden ayırışı