TL kredi yok, kur korkusu var, şirketler parayı nerden bulacak

Merkez Bankası'nın dün yayımlanan Finansal İstikrar Raporu'nda yer alan veriler bilinenin ötesinde bir enformasyon sundu. Reel faizlerin Cumhuriyet tarihi boyunca en düşük, hatta en negatif düzeye indiği bir yılda bile reel sektör rahat kredi kullanamadı. Hatta reel anlamda borçları kapatma yoluna gitti. Böyle bir tablo şirketlerin ve iş insanlarının yıl boyunca krediye ulaşmada sorun yaşadıkları, finansmana sıkıştıkları gibi kamuoyuna sıkça yansıyan yakınmalarının haklı olduğunu gösteriyor. 'ŞU ŞİRKETE ŞU FAİZDEN KREDİ VER' ?Çünkü enflasyonun dörtte biri, beşte biri düzeyindeki faizlerden kredi kullanmak, parayı en baştan kazanmak ve gelir transferi yapmak anlamına geliyor. Bu maliyetten para kullanmak çok avantajlı olduğundan, kim hayır der ki ?Ancak şirketlerin borçlanma verilerinde reel bir artış yok. Yani faiz düşük ama kredi de kıt. Bu kıt kredi de seçili sektörlere ve alanlara ve işlere verildi. ?Mart 2022'de başlatılan ama asıl Haziran 2022'den itibaren sayısız sınırlama getirilerek sıkıyönetime dönüştürülen kredi politikası "Benim istediğim şirkete ve benim istediğim faizden ver" sonucu yarattı. Diğer şirketler de kendi yağında kavruldu. ?Bunun sonucu olarak GSYİH'ya oranı açısından reel sektör borçlarında artış olmadığı gibi, döviz kurunun etkisiyle dramatik bir azalma var. Reel sektörün yurtiçi toplam kredilerinin GSYİH'ya oranı 14 ayda yüzde 49'dan yüzde 35.1'e indi. TL KREDİLER GERÇEKTE GERİLEDİ ?Büyüyen ekonomik faaliyetlerin ne kadarının krediyle fonlandığını göstermesi bakımından reel sektör finansal yükümlülüklerini milli gelire oranlamak daha isabetli. ?Bitişikte yer alan TCMB'nin "Reel Sektörün Finansal Yükümlülükleri" tablo 2021 sonundan 2023'ün şubat ayına kadarki 14 aylık süreyi kapsıyor. ?Reel sektörün finansal yükümlülükleri "Yurtiçi kredileri", "Yurtdışı kredileri" ve "Yurtdışında ihraç edilen tahviller" şeklinde üç başlıkta yer alıyor. Tabloda bulunan BDFK ise banka dışı finans kurumlarını, ihraçlar da tahvil ihraçlarını ifade ediyor. ?Yurtiçi krediler TL ve dövize endeksli krediler (DEK) dahil yabancı para (YP) krediler diye ikiye ayrılıyor. ?TL krediler 2021 sonundaki 1 trilyon 715 milyar liralık düzeyinden Şubat 2023'te 3 trilyon 609 milyar liraya yükseldi. Tabi ki bu artış nominal, görünürdeki bir artış, gerçek değil. ?Aynı dönemdeki GSYİH'ya oranlandığında TL krediler yüzde 23.7'den yüzde 22.3'e indi. Dolayısıyla TL krediler GSYİH'nın yüzde 1.4'ü kadar reel anlamda daraldı, artmadı. DÖVİZ KREDİSİNDEN KAÇIŞ VAR ?Yurtiçi kredilerde yabancı para krediler de yer alıyor. 2021 sonuna doğru yaşanan kur şokundan dolayı şirketler döviz kredisi kullanmadıkları gibi, bu kredileri kapatma yoluna da gitti. ?Kur korkusundan nedeniyle şirketler yurtiçi döviz borcunu dolar bazında 27 milyar dolar azalttı. Şirketlerin borçlanma oranlarındaki