"Seçimle Erdoğan'ı göndereceğiz"

Makalenin başlığındaki cümle, ABD Başkanı Biden'e ait. Geçerliliğini koruyor. Müttefikimiz ve dostumuz gibi görünen haydut devlet ABD, bizdeki tüm darbelerin mimarıdır. FETÖ darbe kalkışmasının arkasındaki asıl güç de ABD'dir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan15 Temmuz'un yıl dönümünde yaptığı konuşmada"Vesayetle istikameti değiştirilemeyen, darbeyle yıkılamayan, terör örgütleriyle hizaya getirilemeyenTürkiye'nin ekonomiyle teslim alınmasınarıza göstermedik, göstermeyeceğiz" dedi. Halk TV ve ülkede ne kadar sol tandanslı muhalif basın varsa harekete geçti. Neymiş efendim, Türkiye'deki ekonomik krizin ABD ve dış güçlerle hiçbir alakası yokmuş. Mesele sadece iktidarın yanlış politikalarından kaynaklanıyormuş. Peki, şu anda ABD'nin başındaki Biden'in şu sözlerine ne diyecekler:" "Türkiye'nin ekonomisini çökerteceğiz, bunun için de muhalefeti destekleyeceğiz. Bu kez darbeyle değil, seçimle Erdoğan'ı göndereceğiz" Felaket tellalları haykırmaya başladı. Toplumda "orta direk" devrilmiş. Hayat pahalılığı yüzünden insanlar açlık sınırına yaklaşmış.. Doktor, mühendis, avukat, esnaf, memur dahi zor günler yaşıyormuş. Genç kuşak ve üniversiteli gençler yurtdışına gitmek için plan yapıyorlarmış. Tüm bunlardan ötürü de metropol kentlerde ve birçok ilde yapılan anketlerde Ak Parti'nin oylarında müthiş bir erime gözlemleniyormuş. Utanmasalar yangın ve sel felaketlerinden tutun da sağlık çalışanlarının şiddet görmesine kadar tüm sorunların müsebbibinin de Ak Parti olduğunu söyleyecekler. Tabi tüm bu zırvalar, yaklaşmakta olan seçime yönelik özel olarak hazırlanmış, planlı projeli algı oluşturma operasyonudur. Bir yerden düğmeye bastılar. Dünya genelinde bir enflasyonun olduğunu bildikleri halde, sanki pahalılık sadece Türkiye'de varmış gibi algı oluşturmak suretiyle birileri muhalefetin değirmenine su taşıyor. Pahalılık ve enflasyonun olduğunu, ülkeler baz alındığında bizdekinin biraz daha o ülkelerden yüksek olduğunu zaten yazıp duruyoruz. Tencere teorisi yüzünden Ak Parti'den uzaklaşan oyların kararsızlar havzasında beklediğini, ancak buna rağmen muhalefetin oylarında bir artış olmadığını aylardır söylüyoruz. Şu anda da tabloda değişen bir şey yok. Ak Parti hâlâ açık ara önde ve Türkiye'nin en büyük partisi. Seçime giderken kendi sosyolojik tabanını konsolide edecektir. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Yeter ki listelerde hata yapılmasın. Yeter ki davaya zarar getirici, en ufak kasırgada savrulacak olanlarla hareket edilmesin. Yeter ki, "odunu koysam kazanır" anlayışından uzak durulsun. Milletvekili adayı belirlenirken kabiliyet, tecrübe, temsil ve ehliyet gibi karineler esas alınmalıdır. Parası, makamı olan, akraba kişiler ve kafa sallayıp alkış tutanlar değil, bulunduğu makama artı değer katan vasıflı, kariyer sahibi tecrübeli vatan evlatları tercih edilmelidir. Sizi hiçbir zaman satmayacak, davaya ihanet etmeyecek insanlarla yol yürüyünüz. Davası millet ve onun sorunları olmayan, işi gücü rant peşinde olan çapsız kişileri hiçbir yerden aday göstermeyiniz. Davası, sevdası ve aşkı bu millet, bu vatan,