NATO Sorgulanmalı ve Alternatif Oluşturulmalı

Rahmetli Erbakan Hoca'mın her söylediğini ve yaptığının anlamını anlamaya başladık ama geç kaldık. Çünkü Erbakan Hoca'm yeni bir dünya düzeninin kurulmasının zaruretine her fırsatta dikkat çekerken, sadece dikkat çekmekle de kalmıyor yeni bir dünya düzeninin kurulması için yapılması gerekenleri yapmaya çalışıyordu. Bunun için İslam Birliği'nin kurulmasına duyulan ihtiyacı sık sık dile getirirdi. Bulduğu ilk fırsatta da İslam Birliği'ne giden yolda ilk adımı D-8'leri oluşturarak attı. Çünkü ister başını ABD'nin çektiği tek kutuplu ister ABD ve Rusya tarafından çıkar alanlarına ayrıştırılmış iki kutuplu dünyadan ülkemize fayda gelmeyeceğini ısrarlı bir şekilde vurguluyor, olaylarla söylediklerinin gerçekliğini gözler önüne seriyordu. Hocamın söylediklerinin hayata geçirilmesine bugün de ihtiyaç var. Çünkü İkinci Dünya Savaşı'nın ardından dünyayı aralarında paylaşan ABD ve Rusya'dan Türkiye'ye, bunun da ötesinde İslam ülkelerine fayda gelmeyeceği gerçeğine dikkat çekiyordu. pushfn('ads'); Aslında Erbakan Hoca'm bilinmeyenleri dile getiriyor değildi. Soğuk Savaş yılları olarak nitelendirilen uzun yıllar boyunca dünyanın çeşitli köşelerinde çatışmalar yaşanmasına rağmen ABD ve Rusya'nın birbirinin ayağına hiç basmamış olmaları bile dünyayı sömürmek konusunda tam bir mutabakat halinde olduklarını göstermeye yetecektir. Bunun yanında dünyanın neresinde bir çatışma varsa orada ABD ve Rusya'nın bulunuyor olması yıllardır sürüp geliyor. Özelliklede görünüşte Rusya'nın NATO'ya karşı bir tavır içinde görüntüsü vermesine karşılık Afganistan'ın işgalinde dönüşümlü rol üstlenmeleri, Suriye'de 10 yılı aşkın süredir birlikte bulunuyor olmaları ülkeleri birlikte sömürüyü sürdürmeleri de dün olduğundan daha çok bugünlerde yeni bir dünya düzenine ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Bunun en açık örneklerinden birisi NATO'ya üye ülkelerin bir bölümünü eski Varşova Paktı ülkelerinin oluşturuyor olması bile bu örgütün gerçek niyetinin yeryüzünde yeni bir düzenin kurulmasını engellemek olduğunu göstermeye yetecektir. Kısacası NATO'nun söylenen görevi ile uyguladığı birbirinden oldukça farklı. Bu gerçek özellikle İsveç ve Finlandiya'nın üyelik başvurusu ile net bir şekilde görüldü. Çünkü İsveç ve Finlandiya, ülkemize yönelik faaliyetlerde bulunun terör örgütlerini yıllardan beri destekliyor. Bunun bilinmeyen yanı yok. Bu sebeple de ülkemiz bu iki ülkenin NATO üyeliğine karşı çıkıyor. Gerekçe ise bu iki ülkenin terör destekçiliği. Bu öylesine açık bir gerekçe ki bu itirazın