Medresetü'z-Zehrâ'nın maddî kaynakları

Bediüzzaman'ın Hayatı'ndan Tesbitler (195)Münâzarât eserinde Şark aşiretleri ve ahalisi Bediüzzaman'a Medresetü'z Zehrâ'nın "Varidâtı(gelirleri) nedir" sualini sorduklarında Bediüzzaman'dan "Hamiyet ve gayret." cevabını alırlar. Çünkü hamiyet ve gayret, muavenete sebeptir. Bediüzzaman'ın ifadesiyle "Hamiyet ise, şiddet-i mevanie(manilerin şiddetine) karşı şiddetle metanet etmektir."1 Çünkü ehl-i gayret ve hamiyette fıtraten meyl-i tamir vardır. Bediüzzaman insan fıtratındaki hamiyet ve gayret meylinin Medresetü'z Zehrâ'ya lokomotif bir kaynak olacağını bildiği için öncelikle varidat olarak bunları göstermiştir. Bediüzzaman, Medresetü'z Zehrâ projesinin gelirleri için maddî kaynaktan önce hamiyet ve gayret gibi mânevî kaynağı gelir olarak kabul etmesi çok manidardır. Şark aşiretlerinin "Sonra" Sualine cevap "Şu medrese, çekirdek gibi bilkuvve bir şecere-i tûbayı tazammun eyliyor. Eğer hamiyet ve gayretle yeşillense, tabiatıyla, maddî hayatını cezp ile sizin kuru kesenizden istiğna edecektir."2 şeklindedir. "Ne cihetle" sualine verilen cevap "Çok cihetle."dir. Sonra da dört cihet izah edilir. Birincisi: Evkaf, hakkı ile intizama girse, şu havuza tevhid-i medaris tarikıyla bir mühim çeşmeyi akıtacaktır. İkincisi: Zekâttır. Zira, biz hem Hanefî, hem Şafiîyiz. Bir zamandan sonra o Medresetü'z-Zehrâ, İslâmiyet'e ve insaniyete göstereceği hizmetle, şüphesiz bir kısım zekâtı bilistihkak kendine münhasır edecektir. Bahusus, zekâtın zekâtı da olsa kâfidir. Üçüncüsü: Şu medrese, neşredeceği semeratla, tamim edeceği ziya ile, İslâmiyet'e edeceği hizmetle ukûl yanında en âlâ bir mektep olduğu gibi; kulûb yanında en ekmel bir medrese, vicdanlar nazarında en mukaddes bir zaviyeyi temsil edecektir. Nasıl medrese, öyle de mektep, öyle de tekke olduğundan, İslâmiyet'in ianat-ı milliyesi olan nüzûr ve sadâkat, kısmen ona teveccüh edecektir. Dördüncüsü: Mezkûr tebadül için dârülmuallimîn ile imtizaç ettiğinden, dârülmuallimînin varidatı bir derece tevsi ile muvakkaten ve ariyeten eğer mümkün ise verilse, bir zaman sonra istiğna edecek, o ariyeyi iade edecektir."3 Buradan anlaşılan şudur: Medresetü'z Zehrâ'nın gelir kaynaklarının ilki vakıflardır.