Birinci Harb-i Umûmî başlıyor

Bediüzzaman'ın Hayatı'ndan Tesbitler-208Bediüzzaman, zelzele-i kübrâ mahiyetinde olan maddî Birinci Harb-i Umûmî için, beşer dehşetli tokat yiyip o günahkâr medeniyeti zîr-ü zeber edip öyle bir kustu ki, yeryüzünü kanla bulaştırdı tespitini aktarır. Harb-i Umûmî'yi nev'-i beşere gelen en büyük bir musibet olarak addeder. Ayrıca Harb-i Umûmî'nin dehşetli yangınını Cehennem azabına benzetir. Birinci Harb-i Umûmîde yine ırkçılığın istimaliyle mübarek kardeş Arapların mücahid Türklere karşı zararı görüldüğü hakikatine temas eder. Birinci Harb-i Umûmî ile alakâlı hem Risale-i Nur'da, hem de Tılsımlar'ın zeylinde bazı işaret-i gaybîyeler mevcuttur. Bir kısmını çalışmamıza alarak başlayalım inşâallah. Birinci Harb-i Umûmî'ye bakan işaretler "Şol umûmî felâketten sakınınız ki, o yalnız sizden zalim ve mücrim olanlara isabet etmez belki umuma sirayet ve cümlesini perişan eder. Biliniz ki Allah'ın azabı şediddir."1 Sure-i Enfal'in 24. âyeti olan bu âyet-i kerime tehlikesi umûmî olan fitne ve felâketlerden sakınılması hakkındadır. "Zalemû min küm hassate" Âyet-i kerimenin "sizden zalim olanlar" mânâsına olan fıkrasının 1912-1913 tarihlerini göstermesi ve diğer veçhe-i hesâbiyelerin bunu aynen te'yid etmesi çok şayan-ı hayrettir. Çünkü târihî bilgimize müracâat edince bu târih merkez-i İslâm olan memleketimizde masonların ve Avrupa hayranı İslâm düşmanlarının mukadderatımıza hâkim olduğu ve fiilî te'sîrlerini icrâya başladığı târihtir. Filvakıa ekseriyeti mason olan ve memleketimizi gayr-ı İslâmî bir mecraya sevk etmek ve kendi tabiriyle milleti garplılaştırmak kararıyla işe girişen İttihatçılar bu tarihte milletimizin başına musallat olmuş ve masonluğun emr-i iradesini tatbike başlayarak 1914'te milletimizi Birinci Cihan Harbi gibi milyonlarca kurban verdiğimiz müthiş bir cehennem helâketine sürüklemişlerdir.2 (Haşiye: İttihatçıların içinde dindar ve sahib-i hamiyet hüsn-ü niyet sahibi kimselerin de mevcudiyeti şüphesiz kabil-i inkâr değildir. Fakat onlar masonların umûmî tesiri altında kalmış ve onların ihtirasat ve telbisatına kurban gitmişlerdir. Masonların en kuvvetli icraat-i istikbal zaferini müteakip vaziyete tamamen hâkim olduktan ve emr ve iradeyi ellerine geçirdikten sonra başlar. Bunlarla beraber ittihatçıların kafasının mason olduğu da iddia edilmez fakat masonların telkinatına tabi ve zehirli fikirlerinin