Kültür-Sanat

Hadiseleri okuyor muyuz

Hayat, şahit olduklarımız ve onlardan çıkardığımız derslerden teşekkül eder. Bunu şöyle de söyleyebiliriz; hayatımızı şahit kılındıklarımızdan ve şahit kılındıklarımızın bize öğrettik lerinden inşa ederiz. Hayatı başka pek çok şeyle, başka pek çok şekilde tarif edebiliriz belki ama, bunların içinde bu kadar öğretici ve derinleştirici olanı pek azdır.Hadiseleri okumaya gayret etmeyi, idrakimizi diri

Gökhan Özcan

Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru

Her seçim kendi içinde değerlidir. 2023 Genel Seçimleri olarak adlandırılan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri, ülke yönetimini emanet edeceğimiz başkanın ve yönetici kadrosunun seçimiydi. İçinde yer aldığımız ateş çemberinde ülkemizin bekasını gözetecek, içteki hainlerin, bölücülerin, emperyalizme uşaklık edenlerin şer heveslerini onların kursaklarında bırakacak bir yöneticinin seçilmesi elzemdi.

Ömer Lekesiz

Bir milat olarak Gazze

Gazze'de insanlık tarihinde görülmemiş bir vahşet işleniyor: Üç nesil aynı anda yok ediliyor.Gelmekte olan, Filistin'in geleceğini inşa edecek çocuklar; Filistin toplumunun şimdi'sini temsil eden, toplumu ayakta tutan orta nesil ve geçmişten geleceğe büyük bir hafıza'nın, mücadele ve mücahede repertuarının kaynağı yaşlı kuşak aynı anda yok ediliyor.Bir halk, geçmişiyle geleceğiyle yok

Yusuf Kaplan

Negatif nasihatler ile insan-ı kâmil değil, esfel-i safilîn olunur......

I-Günlük hayatta çok sık duyduğumuz bir cümle var: Bir şey değişir, her şey değişir."Bir şey değişir, her şey değişir" önermesi, teknolojik gelişmelerin toplumsal yapı üzerindeki etkileri için de geçerli bir önermedir. Mesela buhar makinesinin icadı üretim süreçlerini değiştirdiği için toplumsal hiyerarşileri geri dönülmez bir şekilde dönüştürdü; yeni davranış kodlarının ortaya çıkmasına

Fatma Barbarosoğlu

Erol Kılınç ve Ziya Nur Akademisi

Yazar ve yayıncı Erol Kılınç Bey'in Rahmet-i Rahman'a kavuştuğunu Timaş Yayınevi'nde Osman Okçu Bey'den öğrendim ve Allah'tan rahmet niyazında bulundum. Daha sonra Yeni Şafak'taki ölüm haberini de okuyunca, ikinci bir defa mekânı cennet olsun diye dua ettim.Erol Bey'le birkaç defa Ötüken Yayınevi'nde karşılaştım. Bazen de kendisini akşamları Ümraniye minibüs kuyruğunda

Dursun Gürlek

Film konuşamayan sinemacılar

Bir filmi sadece film olarak konuşamamak nâhoş bir durum. Ya da en azından öncelikle film olarak konuşmak gerek. Oysa ülke gündemine bir şekilde giren hiçbir film sadece sinema eseri olarak konuşulamıyor. Çünkü birileri bayraklaştırıyor, birileri aforoz ediyor.Herhangi bir filmden bahsederek aynı yangına su taşımak istemem. Ama görünüşe bakılırsa kimsenin derdi sinema değil. Hatta filmi yapanların

Abdulhamit Güler

Şehir benim değil mi

Ankara'ya baktım yüksek bir tepeden, ürktüm. Yan yana dizilmiş binlerce kibrit kutusu gibi binalar, irili ufaklı. Sistemli bir yapılaşma yok, yeşil yok, mimaride nispet yok, ahenk yok, şehirde bir ruh yok, var olanın da insana bir şey söyleyecek mecali yok, fecaat! Çok değil on yıl öncesine kadar bağ bahçe olan yerlerde ara ki yeşil bulasın şimdi. Bu kadar binayı kim yapar, kim alır, kim oturur

Serdar Tuncer