Yasemin Yaşar

Yeni Asya

Evden giden ailelerin elden giden çocukları

İlk insan ve peygamber Hz. Âdem ve eşi Havva ile birlikte ortaya çıkan ve tarihsel süreçte değerini ve varoluşunu her daim koruyan ve en küçük birim olarak toplumun temelini oluşturan ailede en etkili otorite, din ve değerlerdir.Bu otoritenin izdüşümü de fıtri olarak rolü belirlenmiş baba figürüdür. Bu nokta-i nazardan bakıldığında aile içerisinde

Maneviyatsız aile projeleri -2

Araştırmalar dini duygunun, çocuğun yaratılışının ve fıtratının ayrılmaz bir parçası olduğu sonucunu ortaya çıkarmıştır.Bu duyguyu çocuğa sağlıklı bir biçimde verecek olan da hiç şüphesiz ailedir. Fakat bu noktada aileyi hedef alan projelerden bir diğeri de "Değerlerin Yeniden Belirlenmesi" projesidir. Bu projeye göre; anne-baba, öğretmen ve din ad

Maneviyatsız aile projeleri

İnsanlık tarihi boyunca farklı dönemlerde aile, farklı şekillerde algılanmış bulunsa da ailenin kutsallık yönü hemen hemen her din ve toplumda korunmaya çalışılmıştır.Buna rağmen toplumun en temel kurumu olarak gözüken aile müessesesi, günümüzde en çok tahrip edilen ve hedef alınan kurum haline gelmiştir. Sanayileşme ve modernitenin etkisi ile birl

Sürü ve itaat psikolojisi

Son günlerde sokaklar kutlamaların, her türlü taşkınlıkların arenası olmuş durumda.Gecenin ilerleyen saatlerine rağmen, zafer kazanma güdüsüyle hareket eden ve şehrin onca insanını hiçe sayan, ihtiyarı, hastası, bebeğini düşünmeyen kontrolsüz gruplar. Adeta mizacı bozulmuş, neye güleceğini neye ağlayacağını bilmeye, uyuşmuş bir toplum manzarası ile

Zayıf karakterler, aciz adamlar

Herkes elinde kocaman bir dev aynasıyla dolaşıyor. "Ben"i inşa ediyor, nefse takılan bu "Ben"i inşa ettikçe de insanlığını kaybediyor. Gazali'nin ifadesiyle "İnsan benlik yüzünü Allah'a çevirirse "ruh" adını alıyor, maddeye çevirirse "nefis" adını alıyor.Sanırım önemli olan benliğe sahip olup olmamak değil, benliği oldurmaktır. Bediüzzaman, Lemaat

Siyasi ittifak ideolojik ittifak mıdır

Hâlâ bir arpa boyu yol alamadığımızı görmek cidden üzüyor insanı.Muhalefeti ile iktidarı ile yeni bir M. Kemal arayışı veya yeni bir Abdülhamit arayışının devam ettiğini görüyoruz. Eğer geçmişten bir ders alınacaksa birbirinin antitezi gibi görülen, tekrar tek adam aramak yerine, Kemalizm'in ve bugün o sistemin bir ayağı olan milliyetçilik söylemle

Son viraj

Herkes hadisata kendi penceresinden, kendi beslendiği kaynaktan bakar.Bizler de siyasi anlamda son viraja girdiğimiz bu son saatlerde, camiamızın görüşlerinin gazetemizde haftalarca dile getirdiği yazı ve makalelere ilaveten birkaç meselenin daha altını çizmek istedik. "Kime oy vereceğimiz kadar kime oy vermememiz gerekir" suali çok önemlidir. Bizl

Yunus (a.s.) kıssasında kendi psikolojik çözümlemelerimiz -1

Risale-i Nur'da hayat hikayeleri işlenen peygamber adedi dörttür.Bunlar: Hz. Yunus (a.s.), Hz. Eyyub (a.s.), Hz. Yusuf (a.s.) ve Hz. İbrahim (a.s.)'dır. Risale-i Nur Külliyatı'nda bu peygamberlerin ilk ikisinin hayat hikayeleri en kısa bir özet şeklinde sunulmuş olup, her biri, birer ayet ışığında ele alınmıştır. Diğer iki peygamberin ise yine bire

Ahiret inancımı sorguluyorum

Risale-i Nur satırlarındaki şu cümleler ciddi anlamda sarsıcı. "Gafil nefis, ahireti dünyanın bitişiğinde ve dünyayla bağlı bir menzil zannediyor." Dünyayı ahiretin bitişiğinde zannetmek, sanırım kişiyi gaflete sokan ve ahiret inancındaki sathiliğini gösteren bir bakıştır.Bediüzzaman, Meyve Risalesi'nin Sekizinci Meselesi'nde ahirete imanın insanın

Körlük

İdeolojik anlamda birçok körlük çeşidi vardır. Irk, inanç körlüğü, cinsel körlük, romantik körlük ve politik körlük.Bunlardan politik veya siyasi körlük meselesi hali hazırda ciddi bir problem gibi durmaktadır. En azından dine hizmet eden ve bu iddiayla yola çıkan cemaatler arasında. Öncelikle, ideolojik körlüğü şöyle tanımlamak mümkündür. "Bireyle