Ömer Üründül

Sabah

Kartal hatasından dönünce...

Dünkü maç çok ilginç başladı. Altay Bayındır, uzun ayrılıktan sonra ilk defa kaleyi devralmıştı. Giresunspor'un yeni transferi Chiquinho'nun ilk maçı... Ülkeyi ve arkadaşlarını tanımıyor. Daha ikinci dakikaya girmeden güzel bir gol atıyor. İsmail Kartal'ın ilk 11'i hatalıydı. Rossi, 11 başladı ama fizik olarak tamamen tükendiği haftalardır ortada..

Karaveli geç de olsa doğru yaptı

Dün gece Vodafone Park'ta yüksek tempolu bir ilk yarı izledik. Topu hangi takım kazanırsa hemen hızlı bir şekilde hücuma çıkıyor, bu durumda da maç sahanın bütününe yayılıyordu. Beşiktaşlı futbolcular iştahlıydılar, kalabalık ofansif girişimlerde bulunuyorlardı. Ancak üretkenlik yetersizdi. Beşiktaş rakibine göre daha fazla risk aldığından Göztepe'

Sistemsiz ve istikrarsız olmaz

Kadıköy'de hareketli, temaslı, korakor bir mücadele izledik. Ancak pozisyon açısından kısır bir maçtı. Başakşehir'in senelerdir alışılmış bir oyun modeli var; kalecisinden başlayarak riskleri de göze alıp, topa mümkün olduğunda sahip olmak. Bu tip bir takıma karşı oyunu domine etmek, hücumda devamlılık sağlamak mümkün değildir. İsmail Kartal da pla

Usta işi galibiyet

Galatasaray'ın dün geceki maça üst düzey bir motivasyon ile çıkacağını tahmin ediyordum. Taylan, Berkan ve Cicaldau gibi tempolu, presli orta saha ile ilk devre hem oyunu domine ettiler hem de Trabzonspor'u hiç oynatmadılar. İlk yarıdaki genel saha içi görüntüsü Galatasaray'ın Avrupa Ligi'ndeki Lazio ve Marsilya maçlarındaki futbolunun benzeriydi.

İrfan Can'ı ara ki bulasın...

Maç öncesi F.Bahçe'nin 2 avantajı vardı... Birincisi; Sivasspor'un çok önemli kanat forveti Gradel olmak üzere 5 kilit isminin yokluğu ve eksikliğiydi. İkincisi; ülkemizdeki ağır kış şartlarına göre Sivas'ta futbol için olumlu bir hava ve çok iyi bir zemin vardı. İlk yarı futbol kalitesi düşüktü. Rekor sakatlıklar yüzünden oyun sık sık durdu. F.Bah

Torrent harakiri yaptı

Dün gece karşılıklı hataların olduğu, kopuk kopuk bir futbol izledik. Galatasaraylı futbolcular hırslıydı. Kötü gidişe son vermek istiyorlardı. Ancak garip orta saha kurgusu ile oyunu domine etmeleri ve organize olmaları mümkün değildi. Kırk yıl düşünsem Van Aanholt-Alpaslan-Cicaldau'dan bir orta saha oluşturmak aklımın ucuna bile gelmezdi. İlk yar

Kolay olmasını beklemiyordum

Altay son 14 maçta sadece 3 beraberlik alabilmişti... Ayrıca çok dar ve kapasitesi sınırlı kadrosunda da dört ilk 11 oyuncusu yoktu. Buna rağmen maç öncesi düşündüğümde Fenerbahçe'den yine olumlu bir futbol ve çok kolay bir galibiyet beklemiyordum. Nedeni de şuydu; basit bir futbol mantığım var. Sezon başından beri bir sistem oturmamış. Kaliteli fu

Takım savunması tam bir felaket

Dün gece seyir zevki üst düzey, yüksek tempolu ve 6 gollü bir maç izledik. Orta sahalar çabuk geçiliyor, takım savunmaları daha ağırlıklı Galatasaray olmak üzere ciddi arızalar gösteriyordu. Tabii madalyonun öbür yüzüne bakarsak maç çok zevkli geçti ve gözlerimizin pasını sildi ama günümüz futbolunun ilkelerine zıt kutuptaydı. Aslında Galatasaray'ı

Kartal'a tavsiyem, gençleri oynat!

Fenerbahçe'nin dün gece 90 dakikada sergilediği futbol tam bir hayal kırıklığıydı. Basit top kayıpları ve organize tek atak yapılamayışı... Fizik olarak Mesut Özil, Rossi ve İrfan Can Kahveci'nin son derece düşük performansları ortaya çok kötü bir tablo çıkardı. Sarı-lacivertliler, 63. dakikaya kadar kaleye tek şut atamadı. Bu dakikada ilk tehlikel

Değişiklikler doğru ama geç

Beşiktaş tahmin ettiğim gibi hırslı ve kazanma arzusu içinde bir 90 dakika sergiledi. İkinci yarının ortasındaki gole kadar oyunu tamamen karşı alana yıktılar. Ancak tempolu ve çok adamlı ofansif girişimler pozisyonlara dönüşmüyordu. Örneğin ilk yarıdaki tek akılda kalan an, Pjanic'in şutunun Günay tarafından kurtarılmasıydı. Beşiktaş doğal olarak