Mustafa Kutlu

Yeni Şafak

Bayram hediyesi

Köyü defalarca bombaladılar.Öyle ki yıkılmadık hane, taş üstünde taş kalmadı.Erkekler cepheye gitmişti.Köyde çocuklar, kadınlar ve ihtiyarlar kalmıştı. Onların da çoğu ölmüştü.Köy kuşatma altındaydı. Ne yiyecek kalmıştı, ne içecek.Kadınlar çocuklarını alıp cenazeleri gömüp daha yukarılardaki tepeye çıktı. Bir kaya dibi, bir ağaç gölgesi bulup gizle

Sormaya geldik

Gidiyorlar, ağıt yakalım arkalarından. Çünkü gitmek var, dönmek yok.Bağırlarına basmışlar çocuklarını ve dişlerini sıkarak. Yağmura, kara, dipçiklere ve saat kulelerine aldırmayarak. Tel örgüleri yarıp duvara tırmanarak. Bozbulanık, coşkun bir nehrin kederli köpüğü gibi. Aniden havalanan sığırcık sürüsü gibi. O kadar kalabalık ve kocamanlar ki kims

Biz çocuk muyuz

Bize halkalı şeker getirmeyin. Zaten piyasada bulunmuyor. Bize misket, bize topaç, bize uçurtma getirmeyin.Biz çocuk muyuzYa nesinizBayağı yetişkin adam. Acılar insanı olgunlaştırıyor. Babamı gözümün önünde vurdular, annemin ırzına geçtiler. Ben o sırada anamın yağmalanmış çeyiz sandığındayım. Anahtar deliğinden gördüm her şeyi. Anamın feryatları h

Ses

Bir deniz ne kadar derin olabilirBir çocuk ne kadar yürüyebilirUfuk bu kadar karanlık,Umut bu kadar uzaktaOlabilir miCepheden bozgun haberleri geliyor; anlaşılan bizimkiler yeniliyor. Bir kara duman her yanı sardı.Ha geldiler, ha gelecekler. Gelsinler ki bu zalim bekleyiş bitsin. Çatlasın mermer ve kulağın zarı. Matkap duvarı delsin.İnsan bir haber

Bana ve savaşa dair

Size bakıyorum. Size olanca dikkatimi toplayıp, yüzümdeki çocukluğu çizerek bakıyorum. Güneş gözlerimi alıyor. Saçlarımın sarısı ışıkta yıkana yıkana beyaza dönüşüyor. Gördüğünüz gibi bir çocuk sayılmam artık. Dudaklarım büzülmüş, yüzüm gergin. Bana savaştan söz edeceğinizi anlamış gibiyim. Aslında bu kadar tasalanmanız gerekmezdi. Biz nice savaşla

Lunapark

Lunapark'ta bir tek terlik. Kırmızı naylon, yan yatmış. Bir tarafı yanmış kıvrılmış. Bu terlik eşinden ayrılmış. Bir çocuk terliği. Sekiz on yaşlarında. Ben diyeyim kız çocuğu. Sarı püskül saçlı, iri yeşil gözlü. Gülünce gamzeleri görünüyor. Bir de beyaz dişleri.Çocuk sevimli, bütün çocuklar gibi.Peki ya Lunapark!Bu nasıl LunaparkKaydırak yanmış, k

"Güç" sarhoşları

Kur'an-ı Kerim'de "Tekâsür Sûresi"nden sonra gelen sûre "Asr Sûresi"dir. Üç âyetten oluşur. Meâli şöyle:1. Asra yemin olsun ki,2. İnsan mutlaka ziyandadır.3. Ancak iman edenler, salih amel işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna."Asr" kelimesinin pek çok mânası var. Ancak genellikle "zaman" anlamı kullanılıyor. "Zaman"ın an

Yoldan çıkın!

Kapitalizm kendi hâkimiyetinin devamı için, düştüğü krizlerden kurtulmak için bizlere (yani dünyadaki tüm insanlara, bazı küçük topluluklar hariç) bir dünya görüşü bir "hayat tarzı" benimsetmiştir. Esasında bal gibi hegemonya olan bu yaygınlığı biz zavallı insanoğlu gönül rızası ile, olmadı metazori kabul ettik. Çünkü o (hayat tarzı) bilimsel (buna

Devrim için şiir

Ben kalbin sesi ile toprağa dönelim derken bir pastoral fantazyadan bahsetmiyorum.Sanayi ve teknolojinin, bunların sahibi sermaye ile kapitalizmin tüm dünyaya kabul ettirdiği, tüketime dayalı "hayat tarzı"nı reddetmeyi teklif ediyorum.Toprağa dönüş, tabiata dönüş demek olup; suyu-toprağı-havayı aziz bilip koruyarak, yeni bir hayata, sade hayata mer

Kötülere kalan dünya 2

Adaletin bu mu dünyaNe yar verdin ne mal dünyaKötülerinsin sen dünyaİyileri öldüren dünyaGüvenemem servetime malımaUmudum yok bugün ile yarınaToprak beni de basar bağrınaAdaletin bu mu dünyaYetmişli yılların başında Türkiye'de oldukça canlı bir ilim-fikir-sanat-siyaset ortamı vardı. Dünyanın ve ülkenin gidişatından memnun olmayan her görüşten insan