Mine G. Kırıkkanat

Cumhuriyet

Çapta mağlup, haraçta galip

Mikronezya'nın geçmişten geleceğe kadim müstebiti, ancak ölümün Betonit Saray'dan söküp Ulu Çoban'lık değneğini kırabileceği Muktedir Makropiç altta kalmayı sevmezdi. Şahsını alta düşüren muhatap, muktedirlik gücü kat kat üstün makamdaşı bile olsa küçük düşmeyi sineye çekemez; bir yolunu bulup üste çıkana kadar içi içini yerdi.Son zamanlarda Valdem

Cesur bir yıl olmalı, 2023...

"Gençler!Cesaret göstermek için biteviye öldürmeye mahkûm bir insanlık, lanetlidir. Cesaret, bugün yeryüzünü kaplayan korkunç, henüz uykudaki savaş bulutlarına bakıp belki başkasının başına yağar, diye avunmak değildir. Cesaret, aklın çözebileceği sorunları gücün eline bırakmamaktır. Çünkü cesaret insanın kendisini aşmasıdır, güce katılmak ise insa

Sado Mazoviç'in esirlik destanı

Tanrı Ol'un yeryüzündeki gölgesi, biricik mutemeti, varisi ve hatta sureti, Mikronezya'nın Ulu Çoban'ı Muktedir Makropiç'in dilini kestirdiği muhaliflerin Pe-Pe-Pe homurtusunu bastırmak için Çin'e ilan ettiği savaşın üzerinden yıllar geçmiş; tabii ki asla saldırı aşamasına geçilmemişti. Çünkü Makropiç, pragmatist bir müstebitti.Savaş ilanı muhalefe

Cinsel iman körpe kurban

Bir saat sarkacının monoton devinimi gibi düzenli aralıklarla gözlerimizin önünden akan korkunç haberlerin, normalde kamuoyunu irkilterek uyarması gerekir. Çünkü bu korkunç haberler, daha büyük bir dehşetin, bulaşıcı ve yayılmacı bir toplumsal bozukluğun işaret fişekleridir.Ama böyle olmuyor.Korkunç haberler çoğalıp sıklaştıkça, saat sarkacının tek

Uçuran hap, inen şamar

Bir zamanlar başkent Mikronia'nın en iştah açıcı mekânı, en görkemli binası, Yol Partisi'nin gururu; vitrinleri ve rafları çeşit çeşit pastalarla dolup taşan Merkez Pastanesi'nin hali içler acısıydı. Kakao krizi, sonunda hakkından gelmişti koca MP'nin. Bitter çikolata yokluğu sanki kelebek etkisiyle yayılmış, artık ne krema ne yağ ne de un bulunuyo

Doğru politika, dik omurga

Çoğunluk olmak haklı olmak değildir.Galileo, "Dünya dönüyor!" dediğinde azınlık bile değil, yalnızdı. Çoğunluktan fazlasını, herkesi buldu karşısında.Ama Galileo'nun mumyalanmış işaret parmağı, yanılan çoğunluğa doğru yönü gösterdiği anlaşıldığından bu yana Floransa Bilim Tarihi Akademisi'nde, gökbilim aletlerinin yanında "aziz kalıtı" gibi sergile

Altın değerinde torik yemeyen moruk!

Okyanus dalgalarının dövüp Yol istibdatının söğüşlediği kaşık kadar Mikronezya'da; her karış araziye ya beton dikilip ya asfalt döküldüğünden beri ekilecek toprak kalmamıştı. Pudra şekeri karşılığı komşu adalardan ithal besin ürünleri ise yükte hafif pahada ağır olup ancak Betonit Saray ve yozdaş ahaliye yetiyordu. Yozdaş olamadığı için aç gezen Mi

Şimdi, hemen konuşmak zamanı...

Demokrasimizin sürekli tehdit altında olması herkesi rahatsız ediyor. Yıllardır "Bu seçimde kurtuluyoruz" söylemi can sıkıcı bir hale geldi. İktidarlar geç de olsa değişiyor; yolsuzluk, arsızlık, kötü yönetim değişmiyor. Sorumluluğu kimseye fatura edemediğimiz gibi, bir ömür boyu siyaset yapan aktörlerden de kurtulamıyoruz. "Şimdi konuşmanın zamanı

Bahis iddia ise gerisi teferruattır

Mikronezya'daki istibdat, tabiidir ki büyük ölçüde polisiye baskıya dayanıyordu. Görevi suçluları kovuşturmak değil, tam tersine yolsuz, soyguncu, tecavüzcü, torbacı ve hatta katilleri kötülemeye kalkanları bastırmak olan İstibdat Polisi'nin işi kolay sayılmazdı. İşte bu zor işin başında Yol Karakolu Komiseri, kısaca SS diye anılan Simon Semirbit v

Ülküsüz ve ülkesiz

Sözlüğe bakmak zahmetine katlanmayanların bile "gerçekleşmesi olanaksız hayal" anlamında kullandığı ütopya, babası belli ender isimlerden biridir.Thomas More, 1516 yılında yayımladığı ve hayalindeki ideal toplumu anlattığı kitabına Yunanca olumsuzluk eki "u" ile yer anlamına gelen "topos" sözcüğünden yola çıkarak Ütopya adını vermiştir. Ütopya, olm