Mehmet Çetin

Yeni Asya

Dört pencereden iki bakış açısı (4)

Mesnevî-i Nuriye'de geçen şu ifade, Cüz, cüz'î; küll, küllî konusuna örnek bir metindir:"Evet, cismine verilen hayat sayesinde, geniş duygularınla âlem-i şehadet üzerinde cevelân etmekle filcümle cüz'îyet kaydından kurtulmuşsun. Ve keza, insaniyet itâsıyla (bahşedilmesiyle) bilkuvve "küll" hükmündesin. Ve keza, iman ve İslâmiyet ihsanıyla bilkuvve

Dört pencereden iki bakış açısı (3)

Önceki bölümlerde dört pencereyi ve onlara bakış açılarını anlattık. Şimdi Risale-i Nur'dan, bu kavramların işlendiği denizden bir iki damla nev'inden örnek metinlerle çalışmamızı nakledelim.Cüz, küll meselesi Önce kısa bir tanımlamayı nakille yapıyoruz: Cüz, parça, küll bütün. Cüz ile küll arasındaki münasebet cüz'î ile küllî arasındaki gibi değil

Dört pencereden iki bakış açısı (2)

Geçen hafta; serçe misalini vererek onun üzerinden cüz'î ve küllî kavramlarını anlamaya çalıştık. Bu hafta bir adım daha ilerleyelim.Bizim bahçedeki minik serçeye mana-i harfî nazarıyla şöyle değerlendirmek mümkün: Bu minik kuş, tek başına bir manadan ziyade dâhil olduğu bir nev'in elçisi olup, onları bahçemizde temsil etmektedir. Serçemiz hakkında

Dört pencereden iki bakış açısı (1)

Biz, bu çalışmamızda iki bakış açısı olan mana-i harfî ve mana-i ismî bakışlarıyla cüz ve küll ile cüz'î ve küllî pencerelerinden eşya ve hâdiseyi okumaya çalışacağız.Zaman zaman karşılaşılan bu terimler, muhtevasındaki manalara 'mana-i harfî' noktasından sembolize ederler ki, harf ile isim arasındaki fark çok mühimdir. Bilindiği gibi harf tek başı

Tercih nimetini yaşarken

Sohbet sırası bende idi ve o akşam kayınpederler gelmiş, bu sebeple babamı da sohbete dâvet etmiştim.Çay ikrâmı için içeriye, elimde tepsi ile girdim ama çayın dağıtımına kimden başlamalıydım, hangisini tercih etmeliydim Misafirim olan kayınpederden başlasam, babam gücenir mi idi; babamdan başlasam kayınpederi mi gücendiririm, endişesi, birkaç sani

Kalıplardan yazılıma

Dil gibi kelime de kendi âleminde canlıdır, bir ömrü vardır ve mahsus süreç içinde kullanılır, sonraki devirlerde revaçtan düşer, yerine başka kelimeler kullanılır.Her ikisine yüklenen mana aynı olurken öncekinin kullanımı azalır, yeni kelimenin kullanımı artar. Fıtrî olan bu hâl, lûgatin yenilenmesi, değişimi ve başkasıyla bir araya gelerek farklı

İfadede sorumluluk sınırları

Konuşan, sarf ettiği sözünden, yazarda yazdığı yazısında kast ettiğinden sorumludur, okuyucu ya da dinleyicinin zihnine gelenden sorumlu değildir.1Hatibin kullandığı mefhumlardan başka kavramları, okuyucu veya dinleyici, kendi zihnine yine kendi iradesi ile getirdiği için o kavramı yazan ya da söyleyenin iradesi haricinde gelişir, dolayısıyla söyle

Muğla'dan izlenimler

Ortada geniş ve verimli ovanın dört tarafını çevreleyen dağların eteklerinde kurulu olan Muğla, merkeze bağlı ilçe ve mahallerden müteşekkil olarak âdeta Osmanlı ailesini temsil eder.İslâm hâkimiyetinden önceki medeniyetler tarafından Karya, İslâm hâkimiyeti sonrasında da Menteşe ilçesi ile Bayır, Kötekli ve Yeniköy olarak kısa ziyaretimizde, göreb

Ömer Has

Beyşehir'li kadim dostumuz Ömer Has, kıymetli ve pek mühim hatıra ve eserlerini sevenlerine tevdi ederek ahirete irtihal eyledi.1957 yılında Beyşehir'in Eğirler Köyünde doğan Ömer Has, on yaşında ailesiyle beraber Beyşehir' taşınıp, baba mesleği tuhafiyeciliği sürdürür. 1979'da amca kızı Nurten Hanımla evlenir. 1983'de kendi işi olan ayakkabıcılık

Muhakemat, neyin mukaddemesidir (2)

Şark'ın bütünüyle eğitimini alan Eski Said, 1907'de geldiği İstanbul'da doğrudan siyasî hayatın içerisinde cemiyetin hâlini, idarenin vaziyetini görür, yaşar ve Makalat ile ikaz ve irşadını yapar.Divan-ı Harb-i Örfî, Münazarat ve Hutbe-i Şâmiye gibi eserleriyle genelinde içtimaî mevzuları ele alır. Makalat'ın az farklı ve fakat daha ilmî mevzuların