Gülengül Altınsay

Cumhuriyet

Gönül meselesi

Doğduğum şehrin takımı Düzcespor bir türlü sonuçlandıramadığı TFF 2. Lig'e çıkma mücadelesinde nihayet başarılı oldu. Yumra deplasmanında aldığı 2-1'lik galibiyetle şampiyonluğunu ilan etti. Yolu bundan sonra da açık olsun. Bir sevinçli haber de Londra'dan geldi. 1995-2001 yılları arasında sezonluk biletine sahip olduğum Fulham, Luton Town'ı 7-0 ye

Bir durun biraz

"Başın öne eğilmesin, aldırma Kartal aldırma, en büyük sen değil misin, aldırma Kartal aldırma, Kartal aldırma...". Sabahattin Ali'nin benzersiz 'umut' dizelerine Kerem Güney'in müzik kattığı şarkının Beşiktaş tribünlerine uyarlanmış hali bu. Beşiktaşlı taraftarlar Kasımpaşa maçı 3-0 aleyhlerine bitince işte bu şarkıyı söylemeye başladı. Hem de bir

Dolap beygiri gibi

Geldiğimiz noktaya bakın bir. O kadar yaz, çiz, eleştir boşuna. Sistem kendisini öyle bir koruyor ki Sabri Çelik'li, Muhittin Boşat'lı MHK yeniden başımıza gelebiliyor. Dön dolaş aynı yerdeyiz yani. Bu eski hakemlerin hakemlikleri de MHK'deki geçmiş başarıları da neydi ki yeniden hakemlerin başına gelebiliyor Yeteneksizlikten daha da vahimi, hakeml

Son paslar

Giresun'da tempolu ama bol pas hatalarıyla başlıyor oyun. Her iki takım da alan daraltıyor, pres yapıyor, hızlı hücuma kalkıyor. Karşılıklı baskı olunca ve hızla gol peşinde koşunca, kalitesi tartışılır olsa da heyecanlı bir oyun çıkıyor ortaya. Bu dakikalarda Beşiktaş'ın dönen topları çokça kaptırması sonuca gitmesini engelliyor. Ayrıca çabuk oyna

Bilmediğini bilmek

Nihat Özdemir istifa edince çoğu kimse rahatladı. Çünkü futbolun giderek daha da dibe batan halinin sorumlusu olarak görülüyordu. Öyle ya futbolun en tepesindeki kişiydi o. Yani başkan değişecek sorunlar da bitecekti. Oysa ki Türkiye'de işler hiç de böyle yürümüyor. Bir kurumun başındaki kişinin özgürce karar alabildiğini mi sanıyorsunuz Hele söz k

Yeni Beşiktaş

Sanki şampiyonluk maçına çıkıyormuş gibi Trabzon müthiş hazırlanmış Beşiktaş karşılaşmasına. Belli ki şov peşinde ev sahibi. Ne var ki oyuna şovla başlayan Trabzon değil Beşiktaş oluyor. İleride basıyor, göğüs göğüse mücadele ediyor, ceza alanına giriyor, şut atıyor, fakat son hareketlerde becerili olamıyor. Ya da saniyelik geç kalmalar pozisyon ka

Dogmatik pragmatistler

Gençliğimizde pragmatizmle dogmatizm arasında sıkışıp kalmıştık. İlk öğrendiğimiz şeylerin mutlak doğru olduğunu sanır, her konuşmamıza bunlarla başlardık. Ve bu da ülkeye dair somut fikirler geliştirmemizi engellemişti çoğu kez. Bugün futbol dünyası da benzer bir halde. Bir yandan tek başına anlamı olmayan lafları mutlak doğrular gibi tekrarlıyoru

Ismael takım yaratır

Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, Türkiye'nin kaçırdığı çağdaş futbol trenini yakalamak için adımlar attı. Kurumsallaşma ve profesyonelleşmenin ilk adımı olarak Ceyhun Kazancı'yı sportif direktörlüğe getirdi. Kazancı kısa zamanda sadece sportif açıdan değil finansal, idari ve hukuki açıdan da doğru seçim olduğunu gösterdi. Öğrendiğim kadarıyla başka

Hakemden göz boyası

Futbolun muktedirleri bile gidişatı o kadar beğenmemişler ki daha sezon bitmeden 13 hakemi işten attılar. Ve böylece bu hakemlerin performanslarını tasvip etmediklerini gösterdiler. Ama kafaları da iyice karıştırdılar.ŞÜPHELİ SONUÇLARÖrneğin sadece Beşiktaş'ın bazı maçlarına ve hakemlerine bakmak bile yeterli. Beşiktaş'ın bu sezonki kötü kaderini b

Hakemlerle sınav!

"Abesle iştigal" diye bir laf vardır; aynen öyle. G.Saray Başkanı'nın maçı ertelemek için başlattığı polemik boşla uğraşma işinden başka bir şey değildi. Aslında pragmatik açıdan erteleme, sakatı bol Beşiktaş'a yarayacaktı. Neyse maç bu polemiği tekzip edercesine hızlı başlıyor. G.Saray topla daha çabuk oynayarak giderek oyuna ağırlığını koyuyor. G