Alaattin Karaca

Karar

'Meleklerin İsyanı' ve insandaki iktidar hırsı

Batı edebiyatında din ve mitoloji, önemli bir yer tutar. Meselâ Goethe'nin "Faust"unu dinî ve mitolojik bilgiye vakıf değilseniz anlamanız zordur, Dante'nin "İlahi Komedya"sı, William Blake'in, Rilke'nin şiirleri de öyle. Bu eserlerde "Tevrat" ve "İncil" geniş yer tutuyor.Geçen hafta Anatole France'ın "Meleklerin İsyanı" (Yalçın Yay., Çev. Ahmet Ku

Aksine küçük ve mesut bir dünyanın şairi: Ziya Osman Saba

Madam Bovary'nin taşra sıkıntısı, Baudelaire'in Paris sıkıntısı, Sartre'ın 'bulantı'sı, Camus'deki 'düşüş', Beckett'in Murphy'si, Sisyphus'un 'nafile çaba'sı Dünya bir yüktür, insanın omuzlarına kendi iradesi dışında yüklenmiş absürt bir yük. İşte modern sanat, bu yükün altında ezilen insanın angoisse'ından besleniyor, vardığı son nokta ise bir hiç

Dostoyevski'den Putin'e Rusya'nın millî rüyası

Dostoyevski, dünya edebiyatının iyi yazarlarından biri. Ama günlüklerinde Türklere karşı yazdıklarını okuyunca şaşırıyor insan. Romanlarında insan psikolojisinin derinlerine inen, karakterlerini tutkuları ve çelişkileriyle çok canlı bir şekilde tasvir eden yazar bu mu diyorsunuz doğal olarakHayal kırıklığı bir yana bu tür eserlerin bir yararı da şu

Tanpınar ve Samet Ağaoğlu'na göre Peyami Safa

Peyami Safa, Cumhuriyet döneminin önemli yazar ve fikir adamlarından biri. Renkli bir şahsiyet. Cins kafa bence. Çoğu cins kafada görüldüğü gibi onun da ruhu fırtınalı, uçlarda savrulduğu kanaatindeyim."Yalnızız"da dip zıtlık dediği, insandaki iki zıt eğilim -masumiyet ve günah- Safa'da da vardı. Bu itibarla "Matmazel Noraliya'nın Koltuğu"nda, teni

Tanpınar yaralı bilinç...

Geçen hafta Tanpınar'ın Avrupa tutkusundan bahsetmiştim. Bu, tabiî bir arzuydu; elbette Tanpınar gibi bir aydın, kitaplarda okuduğu o zengin Batı kültürünü görmek isteyecekti. Nitekim 1936 yılında Ahmet Kutsi Tecer'e yazdığı bir mektupta; "bir kör rüyası gibi sadece vehim hâlinde" öğrendiği şeyleri yakından ve kendi realitesinde (Ahmet Hamdi Tanpın

Günlüklerdeki Tanpınar

Dönüp dönüp durdum Tanpınar'ın günlükleri üzerinde bir hafta boyu. Sonunda ne buldum Net bir kişilik, aydınlık bir yüz, disiplinli bir çalışma, düzenli bir hayat, mutlu bir adam mı Hayır! Bulduğum dağınıklıktı; parasızlık, hastalık, yersizlik, kadınsızlık, ailesizlik Düzenli ve disiplinli çalışmadan yoksun bir adam, parça parça alınmış notlar, yarı

İkinci Yeni ve atonal müzik

"Türk Edebiyatı" dergisine yazacağım bir makale için "Pazar Postası"nı yeniden tarıyordum. Edebiyatla ilgilenenler bilir, "Pazar Postası" gazetesi 1956'dan itibaren İkinci Yeni şairlerinin âdeta beşiğidir. Bu şairler çeşitli şiirler, yazılar, tartışmalar ve anketlerle edebiyat kamuoyuna burada takdim edilir. Şiirde anlamsızlık, akıl dışılık, dil de

Melâli bir şair İhsan Deniz

İhsan Deniz, Mehmet Solak'la yaptığı söyleşide; "Her şeyin yolunda gittiği bir dünyada şairin eli, şiir yazmaya çok nadir giderdi" (Sevgilimdir Yazdığım Her Şiir Benim, haz. Mehmet Solak, Cümle Yay., 2016, s. 152-153) der. Aynı fikirdeyim, şiir yanlıştan doğuyor, yanlışların açtığı boşluklardan, hasretlerden, öfkelerden, acılardan Eskilerin deyişiy

Cemil Meriç'te kadın problemi

Cemil Meriç, asabi bir yazar. Asabi, pervasız, çoğu kez saldırgan ve huzursuz Farkında çırpınışlarının. Sık sık boğuluyorum der, uçurumun kenarındayım! Jurnal'leri "feryatla dolu" (J1, s. 367).Ama farkında olmak yetmez, adlandırması, nedenlerini bilmesi, köklerine inmesi, hatta olabildiğince sağaltması gerekmektedir. Bu sebeple psikanalize eğilir,

Cemil Meriç'in öfkesi ve bedbaht bir çocuk

İnsan, dünyayı önce organlarıyla idrak ediyor. Bu aşamaya 'nesnel idrak' ya da idrakin sıfır noktası diyebiliriz. Ama ikinci aşamada her birimiz varlıklara ve hareketlere kendi ruh hâlimize, zekâmıza uygun manalar veriyoruz. Bu ise öznel idrak. İşte dil, idrak sonucunda oluşturduğumuz bu öznel manaları dışa vuran en kuvvetli araçtır; mananın kabı!.