Ahmet Doğan İlbey

Yenisöz

Söz var sözden içeri

Boğaz dokuz boğum, söz her boğumda durarak çıkmalı. Ham söz insanı kırar. Sözü pişirmek, olgunlaştırıp söylemek lâzım ki sözümüz makbul olsun. Söz var sözden içeri. Söz var derde devâ. Söz var, sağlam adamı hasta eder. Söz var dilin ucundan söylenir, kalp ve gönülle irtibatı yoktur. Söz kalp ve gönle şifa olmalı. KENDİNİ BİLEN ÖNCE SÖZÜNE BAKMALI B

Dostun dili gayet şirin olmalı

Şirin dil, bediî dil muhabbet ehlinin dilidir. Bu irfanî hususiyetten dolayıdır ki dostun dili gayet şirin olmalı. Türkülerimizde söylendiği gibi: "Bin cefalar etsen almam üstüme gayet şirin geldi dillerin dostum..." "El vurup yarasını incitmemeli" dostunun; sinesini yaralamamalı, "Lokman naçar kalır dil yarasından" dedirtmemeli. Bir türkümüzün sö

Çarşının dili mi, âriflerin dili mi

Her taifenin bir dili var. Ham ervahın dili, çarşının dili, âriflerin dili. Hazret-i insanın dili âriflerin, evliyanın ve mürşid-i kâmillerin dil kapısında neşv ü nema bulur. Dil vardır, malâyanîdir; içi boş mânasız konuşmadır. Dil vardır, "şâkirdir"; konuştuğu her kelimede "Eş-Şekûr olan Allah'a teşekkür eden", faydalı şeyler konuşan ve yazandır.

Dil Kapısı'nda insanı dil ile tartarlar

Dil Kapısı hakikatin kavranış biçimidir, bilene. İnsan bu kapıda inşa eder gönlünü, sevgiyi, iyiliği inşa eder. Dil Kapısı söz kapısı değildir. Herkes konuşur fakat herkesin dili olmaz. Pîrlerin dediği gibi, dili olan ayrı, konuşan ayrı... Bu kapıda insanı dil terazisinde tartıp ölçerler. Bezm-i Elest'teki kelimelerle tanış olup olmadığına ve ana d

Dil Kapısı'nda tâlim etmek

Kelimelerle inşa edilmiş Dil Kapısı. Lisanî bir hayat yaşamak isteyenlerin dergâhıdır bu kapı. Meydandan uzak... Dilini, yâni kelimelerini îmanına, gönlüne teslim edenlerin tekkesidir. Dil Kapısı'nda kelimeler var, ulvî aşk ve dostluk var. Kelimeler mâveranın birer miracıdır. Etinden kemiğinden ayrılır, terbiye edilir, pişer, hamlığından kurtulur v

Siyasetin dili bölücü, edebiyatın dili birleştiricidir

Türkiye'de mezhep tutar gibi parti tutmak ve keskin siyaset dili oluşturmak kalpleri kararttı, dostlukları ve akrabalıkları bozdu... Öyle ki modern yozlaşmanın ve lümpenliğin yayılmasıyla siyasetin dili, yâni particilik bölücü hâle geldi. Kültür değerleri parçalanmış çatışmalı toplumlarda siyaset, yâni partiler mezhep gibi tutulmaya başlanır, bölü

İstiklâlinin ilk gününde Maraş ve Maraşlılar

Maraş'ın istiklâline Maraş Kalesi'ndeki bayrak sevindi önce. Ulu Câmii sevindi, Uzunoluk sevindi, Göllülü Yusuf, Çuhadar Ali, İbrahim Evliya Efendi ve bütün Maraşlı şehitlerin ruhu sevindi. Abdal Halil Ağa "din bahsi" üzere bir daha davul çaldı yüreğinden. 11 Şubat 1920'nin soğuk gününde Maraş Maraşlılara gülzar, kâfire mezar oldu. Maraşlı İslâmlar

Batılı devletlerin gazetelerinde Maraş millî mücadelesi

İstiklâl Harbi'nin, yâni Millî Mücadele'nin Anadolu'daki ilk kıvılcımı olan Maraş-Fransız Harbi'nin Maraşlıların zaferiyle sonuçlanması İtilâf (Batı) Devletlerini gerek politika, gerekse "emperyalist paylaşım" yönünden birbirine düşürdüğü tafsilatlı bir konu. Maraş Müdafaasının İtilâf Devletlerindeki (İngiliz, Fransa, Rusya) tesiri ve yankıları hay

Bu ülkenin baş belâsı olan Kemalizm'in kimliği

Doksan yıldır dört koldan yapılan faaliyetlere rağmen milletin gönlüne ram olamayan Kemalizm rejimin derin güçleri için zinde tutulması gereken bir ideolojidir. Kemalizm'i gündemde tutmak ve rejimin "gevşeyen" yönlerini sağlamlaştırmak için 1930'lu yıllardan (27 Mayıs 1960,1971 Muhtırası, 12 Eylül1980 ve 28 Şubat 1997 tarihlerini hatırlayın) bu yan

Modern kafayla türkü dinlenilmez

Televizyonlarda "türkü" başlığı taşıyan bir program gördüğümde içime bir sızı düşer hemen. Şuh kadın ve zübbe erkeklerden oluşan modern-seküler eğlence programlarında süflî bir eda içinde sözüm ona türkü söylenirken yüreğim milletimin yüreğine çarparak derinden yaralanır. Sahnelerde ve televizyonlarda yozlaştırılmış sözde türkülere "türkü" denmesi